Ermenilerin “Pun Paregentan“ adını verdikleri 40 gün sürecek oruç döneminden önce kutladıkları ; maskeli baloyu andıran karnavala ithaf edilerek bestelenmiş eser için, besteci Ari Aliciyan Beethoven kılığına bürünüyor.

Karnaval coşkusuyla kendi yöresel ritmik yapılarıyla dans eden Ermeniler, şarkının orta bölümündeki hüzünlü melodi ile, hazreti İsa’nın ölümünden kaynaklanan hüznü yaşayarak, şarkının son bölümünde Paskalya ile dirilişini kutladıkları neşeli bölümle şarkı son bulmaktadır.
Beste ve düzenlemesi Ari Aliciyan’a ait olan eserde sanatçı; 8. teklisi ile dünyanın çeşitli bölgelerindeki müzisyenleri, müziğiyle bir araya getirmeye devam ediyor.
Ermenistan’ın tanınmış klarnet sanatçılarından Gogor Garibyan’ın ve Bulgaristan’ın tanınmış akordeon sanatçılarından Ertuğrul Şentürk’ün solist enstrüman olarak performans sergilediği parçanın miks ve masteringi Doğa Ruhi Saraç’a aittir.
İlk paragrafı okur okumaz önce parçayı dinledim.Haddim olmadan yazacaktim ki- benimkisi sadece dinleyici kulağı-kendine gel Sibel dedim.Sonra döndüm yazınızın devamını okudum açıkçası çok da yanılmamışım sanırım.Diyecektim ki aralarda bir yerde Bulgaristan ezgisi de kulağıma çalındı 🙂 belki de akerdeon sanatçısının sihirli parmaklarındandır…
Tam da içinde bulunduğumuz,şu soluk almanın bile insana külfet geldiği bu günlerde “aynı toprakların insanlarıyız değil mi işte”dedirtti.
Girişte bir Kafkas (ki atalarımın toprakları) edası vardı sonra Bulgar tınıları çalındı ve klarnetle beraber Roman dansını raks eden kızlar geldi gözümün önüne…
Malesef Ermeni müziğine yabancıyız o yüzden bildiğim lezzetleri saydım dilerim yok saydığım düşünülmez!!!
21.yüzyılda hala etnisite çığırtkanlığı yapanlara bir tokat gibi olmuş✌️
Ari Aliciyan tam bir karnaval gibi görsel bir şölen yaratmışsınız adeta.
Pun Paregentan kutlu olsun🙇♀️
Ruhunuza,duygularınıza,parmaklarınıza sağlık👏Paco’dan sonra bir kez daha gönlümü fethettiniz teşekkürler 💗
Tabi bi teşekkür de size Sanatokur🙏