Ceyda Hüseyinoğlu’nun “Regülasyon” İsimli Sergisi Galeri Kambur’da!

Ceyda Hüseyinoğlu’nun “Regülasyon” İsimli Sergisi Galeri Kambur'da!
Ceyda Hüseyinoğlu’nun “Regülasyon” İsimli Sergisi Galeri Kambur’da!

Galeri Kambur, 07-21 Kasım tarihleri arasında sanatçı Ceyda Hüseyinoğlu’nun “Regülasyon” isimli kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.

Yapıtlarında, özellikle toplumda kadın statüsünü eleştiren bilinçli yargılarını sürreal bir dille ifade eden sanatçı; gerçek hayatın ikiliklerle dolu olduğunu ve sanatın yapısal olarak bunlarla ilgili olduğunu bu nedenle de mekanlarında zaman metaforu olduğunun altını çiziyor. Zamanın da mekanın da aktarımı soyuttur diyen sanatçı figürlerinin soyuta karşılık gerçekçiliği savunduğunu söylüyor. Apollon ve Dynoysoss felsefesi gibi aklın ve yaratıcılığın buluşması gereken dengenin merkezine kadını koyarak en çok toplumsal eşitsizliği hedef alıyor.

Ceyda Hüseyinoğlu; “Denge serisinde; Cinsiyeti doğa belirlerken toplumsal cinsiyeti, kültürün dengesizce belirlemesini ve toplumsal cinsiyet kimliği hakkındaki anlayışları eleştiriyorum. Kadınların erkeklere göre daha güçsüz ve daha değersiz görülmesi ve ayırımcılığa yol açan geleneksel yaklaşımları sorguluyor, kız çocuklarının eğitime bile büyük güçlüklerle ulaşmasını kınayan bir dille ele alıyorum. İzleyiciye, toplumdaki doğurgan kadının bu üstün özelliğine rağmen neden her alanda eşitsizliğe uğradığını, sömürüldüğünü, üstüne üstlük bir de şiddete ve cinayete maruz kalışını sorgulatmak istiyorum. Günümüzde, çalışan üreten kadına da annelikle birlikte pek çok görev yüklenmiş ancak tanınan alanda oldukça kısıtlı tutulmuştur. Bir kadın sanatçı olarak dileğim, toplumda bir regülasyon sağlamaktır. Yani bir dengeleme ve yeniden düzenleme gerekliliği ortadadır. Tarihsel olarak ele aldığımızda, Eski Yunan ve Roma’da zevk unsuru, köle, cariye olarak görülen kadın, Eski Çin’de isim bile verilmeden 1,2,3 diye sayılırdı. Tanıklığı bile kabul edilmeyen bu kadınlar, Ortaçağda, hele birde bilim yolunu seçtiği vakit cadı diye avlanırdı. Türk mitolojisinde tanrısallaştırılmış kadın, bereket sembolü, yerin ve göğün evladı olarak görülmüştür. Siyasi ve politik gücü olan kadının rızası olmadan Kağanın yaptığı anlaşma bile geçerli sayılmazken, hak ettiği eşitliği ve saygıyı gören kadın yol gösterici olarak kabul edilirdi. Dikkat çeken konu şu, ne yazık ki sonrasındaki 1000 yıl boyunca bu eşitlik ve akıl dolu bakış açısı değiştirilip bozulmuştur. Toplumumuzda Kadının sosyal hayatı kısıtlanmış, eve kapatılmış, eğitim hakkı elinden alınmış, tanıklığı bile kalmamıştır. Bu utanç verici 1000 yıldan sonra, kadınların sadece üretime olan katkısıyla bile devletin karlı çıkacağını bilen Atatürk, bu akılcı yola sarılmıştı. Bu şekilde medeniyetin yeniden doğacağının bilicindeydi. Toplumdaki kadın statüsünde seçme seçilme hakkı vermek gibi dünyaya örnek olacak değişiklikler yapıldı. Günümüzde aslında tüm dünyada yaşanan kadın cinayetleri, kadının üstünde ki fiziksel ve psikolojik şiddet sürekli bir orta çağ zihniyetinin bıkmadan usanmadan hayatta kalmaya direnmesi, tarihimize bakıldığında özellikle Türk toplumu için büyük bir utanç sebebidir. Bu yüzden denge kavramı her şeyi açan bir anahtar gibidir … İşte eserlerimde de ön plana çıkan büyük bir kararlılıkla dengede durmaya çalışan kadın figürleri bu çerçeve de ve bu başlıklar altında aktarılmıştır. “


Galeri Kambur Bebek

Bebek Mah. Bebek Bostanı Sk Berkman Apt No:1-A Beşiktaş

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar