Ebru Döşekçi’nin Kimse Bilmez Sergisi Alexandre Vallaury Binasında Açıldı

Ebru Döşekçi’nin geometrik oyunlarla kendine ve çevresine daha yakından baktığı son dönem çalışmalarını kapsayan Kimse Bilmez başlıklı sergisi 20 Nisan’a kadar Alexandre Vallaury binasında ziyaret edilebilir.

Ebru Döşekçi, Kimse Bilmez sergisinden görüntü, 2023, Fotoğraf: Nazlı Erdemirel
Ebru Döşekçi, Kimse Bilmez sergisinden görüntü, 2023, Fotoğraf: Nazlı Erdemirel

Mekânı kuşatmış irili ufaklı bedenler sert kabuklarıyla ödün vermez, vurdumduymaz, biraz da kibirli görünüyorlar. Yaklaştıkça önce fısıltıları duyuluyor, sonra kabuklarına sığmayan ışıltıları: yeşil, sarı, pembe, turuncu ve mavi. Ebru Döşekçi’nin ağırlıklı olarak eril bir dille özdeşleştirilen, 1950-60’ların minimalist heykelleriyle yakınlık kuran işleri, bu akımın nesnel, göndermeden uzak tavrının aksine izleyiciyi davetkâr bir yaklaşımla aralarında bir gezintiye davet ediyor. Sanatçı, geometrik yapıları hislerin birer ifadesi, soyut dışavurumları şeklinde kullanıyor; yaşanmışlıkları, her geçen gün bedende ve ruhta artan izleri gizlemek yerine …benden içeri (2023), I am here (2023) ve Herkes – Hiç kimse (2023) serisinde olduğu gibi yapıcı bir görünürlüğü tercih ediyor. Döşekçi, işlerindeki görünen ve gizli öğelerle bir yüzleşme alanı açmak istiyor ve Oriah Mountain Dreamer’ın Davet şiirinin son dizeleriyle soruyor:

“Diğer her şey bittiğinde seni ayakta tutan şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. Kendinle yalnız kalıp kalamadığını ve o boş anlarda sana arkadaşlık eden kendini gerçekten sevip sevmediğini bilmek istiyorum.”

Döşekçi, yüzleşmenin yapıcılığına inancı sonucunda işlerinde karamsar bir renge yer vermiyor. Sergide umudun baskın gelmesi, sanatçının incelikle kullandığı canlı renk paletinden, Siz Hepiniz Ben Tek’in (2023) taşıdığı gibi sergideki birçok işteki oyuncu sürprizlerden de anlaşılabilir. Bu umut, daha iyi bir dünya kurmanın mümkün olduğuna olan inancı da barındırıyor, tıpkı Ursula K. Le Guin’in Hep Yuvaya Dönmek kitabında betimlediği gibi… Adını bu romandan alan işin heybetli cüssesi, sığınmak için büyük bir kovuğu barındıran, insanın sırtını yaslamak isteyeceği görkemli bir ağacı andırıyor. Sanatçı, izleyiciyi, âdeta dünyadaki tüm canlılara kökleriyle bağlı olan böyle bir ağacın vereceği güvene davet ederken, Le Guin’in romanında olduğu gibi eşitlikçi, etiketsiz, barışçıl ve doğa ile uyumlu bir dünya özlemini de paylaşıyor.

Ebru Döşekçi’nin dünyaya ve kişilere olan merakı, ilk kez bu sergi için üretmeye başladığı Simit (2023), Güvercin (2023), Çocuk (2023), Dualite (2023), ‘Hakkı, Ayşe – Cemile – Ben’ (2023), işlerinden oluşan
Sophie serisiyle pekişiyor.

Bir grup olarak sergilenen bu yeni seri, sanatçının Sophie Calle’in pratiğinin izinde, rastgele seçtiği kişileri – bir kadın, bir çocuk, bir adam – takip etmesiyle ortaya çıkmış. Bu seriyi oluşturabilmek için bakışlarını gerçek anlamda iç dünyasından ve stüdyosundan dışarı çıkarıp, sınırlarını zorlayan sanatçı, gizemi takip ederken kişi/lere atfettiği hikâyeleri yalın ve simgesel portreler olarak üç boyuta taşıyor.

Kimse Bilmez ile kültürel referansları ve kişisel olanı önceliklendiren Döşekçi, izleyiciyi kendisinin ve başkalarının yaşanmışlıklarının hayat verdiği işleriyle bir araya getirerek hikâyesine dahil ediyor. Ebru Döşekçi’nin Kimse Bilmez sergisi Ceren Erdem küratöryel danışmanlığında, Esra A. Aysun’un proje yönetimi ile Ebru Döşekçi tarafından bağımsız olarak düzenlenmiştir. Sergi kapsamında Esra A. Aysun moderatörlüğünde Ebru Döşekçi ve Ceren Erdem’in yanı sıra sergi kataloğu için Türkiye’de kadın olarak heykel üretmek üzerine bir yazı hazırlayan Elif Dastarlı’nın katılımı ile 8 Nisan Cumartesi günü saat 16.00’da sergi mekânında Kimse Bilmez sergisi üzerine bir konuşma gerçekleşecektir.

Ebru Döşekçi Hakkında

1972 Ankara doğumlu Ebru Döşekçi, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi mezuniyeti devamında büyük bir ilgi ve merak ile başladığı heykel üretimine, Yeditepe Üniversitesi, Plastik Sanatlar Bölümü’nde Yüksek Lisans yaparak sürdürmüştür. Döşekçi, 2009 yılında açtığı ilk solo sergisinden bu yana yurtiçi ve yurtdışında birçok sergi ve fuara katıldı; hâlen çalışmalarını İstanbul ve Londra’da sürdürmektedir. Sanatçının işleri özel ve kurum koleksiyonlarında yer almakla birlikte yerel ve uluslararası fuarlarda sergilenmektedir.


Alexandre Vallaury Binası, 3. Kat

Meşrutiyet Caddesi 99, 34430 Beyoğlu/İstanbul

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar