Fatma Efe Nergiz’in “Hayalkâr” Kitabı Raflara Çıktı

Fatma Efe Nergiz’in 17. Yüzyıl Anadolu Coğrafyasında Postmodern Bir Dünya Yarattığı “Hayalkâr” İnkılâp Kitabevi Etiketiyle Raflarda!

Fatma Efe Nergiz’in, IV. Murat dönemi Osmanlı’sında mezhep farklılıklarından dolayı dışlananların hikâyesini, masalsı üslup ve kapsamlı bir arka planla anlattığı romanı “Hayalkâr”, İnkılâp Kitabevi etiketiyle raflardaki yerini aldı.

Hayalkâr
Hayalkâr

Geliştirdiği kendine özgü üslubuyla okurlarının karşısına çıkan Fatma Efe Nergiz, “Hayalkâr” ile Türk edebiyatında büyülü gerçeklik akımına yeni bir soluk getiriyor. Kadim dillerden süzülüp gelen masalsı anlatımıyla “Hayalkâr”, Anadolu’nun en doğusundan en batısına kadar her karışa işlemiş Tanrı ve mezhep ikilemini ele alıyor.

“Doğaüstü”nden başlayıp, “akıl”dan geçerek “düş”e varan Fatma Efe Nergiz, zulme de umuda da değiniyor. “Hayalkâr”, geleceğin temsili bir çocuk ile geçmişin bağlarına sıkı sıkıya bağlı bir büyükannenin tarih koridorlarında gezindiği bir hikâye anlatıyor. Mistik dinlere atfedilen “zındıklık” ve “mülhidlik” gibi damgaları, büyülü gerçeklerle harmanlayan “Hayalkâr” tarihin ve toplumsal hafızanın, hayal gücü ile hemhâl olduğu kurgusuyla dikkat çekiyor. Yazar Nergiz, insanın bir toprağa kan yoluyla tutturulmadıkça ne denli hür fakat ne denli yalnız ve çorak olduğunu ihtişamlı bir anlatıyla satırlarına taşıyor. 

Türkiye’de postmodern edebiyata genç bir yazarın ilk eseri olarak dahil olan “Hayalkâr”, Evliya Çelebi ve Reşat Ekrem Koçu’dan aldığı ilhamını İnkılâp Kitabevi imzasıyla okurlarıyla buluşturuyor.

Kitap Hakkında

On yedinci yüzyıl Anadolu coğrafyası. Tanrı ve mezhep dilemmasında dışlanan, zulüm gören topluluklar. İnsanın bir toprağa kan yoluyla tutturulmadıkça ne denli hür fakat ne denli yalnız ve çorak olduğunun görkemli anlatısı.

Fatma Efe Nergiz, masalsı bir üslupla kaleme aldığı “Hayalkâr” ile kadim dillerin tınısını da yakalayan bir çıkış romanına imza atıyor. Bu hikâyede kâh Evliya Çelebi ile IV. Murad devri İstanbul’unda esnaf alaylarını izleyecek kâh Yeniçeriler ve Karakullukçular ile sefere katılacaksınız. Sırtını hem tarihe hem de hayal gücüne yaslayan bu anlatıda, sabrın dehlizlerinde gam çeken Topaz’ın heybesinde kötücül duyguların en kesif hâli de köksüzlüğün ve itilmişliğin bir araya getirdiği insanların umudu da kendisine yer buluyor.

“Tasarladığı son oyuncağa döndü, tam da önünde ihtişamla durmaktaydı. Adına Hayalkâr dedi. Bu oyuncak bir deveran-ı zaman idi. Hayallerin doğurduğu bir kurmaca. Sadece hayal edebilenlerin yaşayabildiği bir coğrafya.”

Fatma Efe Nergiz Hakkında

1983 yılının Eylül’ünde, İzmir’in dağlarına yaslanmış küçük bir kasabada doğdu. Annesi ona korku masalları anlatırken elinde türlü otlar karıştırıyordu. Babasını hiç tanımadı, içinde harfler biriktirmeye ondan kalan anıları dinleyerek başladı. Çanakkale’de tarih okurken içinde filizlenen harfler boy attı, söze döndü. Büyüdü, öğretmen oldu, evlendi, iki kızı oldu. Kendi çocuklarına oyun oynamayı, başkalarının çocuklarına ise tarih öğrenmeyi bir de kendi yazıp yönettiği metinlerle tiyatro yapmayı öğretiyor. Akşamları el ayak çekilince öyküler yazıyor. 

Künye
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gökçe Şenoğlu
Kapak Resmi: Gilas Coşkun
Kapak Tasarım: Gilas Coşkun
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar