Sanat OkurEArt Galeri, çağdaş sanatın güçlü ve kanon dışı isimlerinden Özcan Uzkur‘un sanatsal kariyerini, malzeme kullanımındaki dönüşümü ve derin tematik arayışlarını kapsamlı bir retrospektif sergiyle izleyiciye sunuyor. 23 Kasım Cumartesi günü izleyici ile buluşacak olan Cennetten Sonra sergisi, sanatçının insanlık idealinin çöküşüne dair düşüncelerini, kırmızı rengin güçlü simgeselliği ve tekstilin dokusal dili üzerinden yansıtarak, tarih boyunca insanın yönelttiği acı, adaletsizlik ve yıkım karşısında bir bellek yaratma çabasına dönüştürüyor.
Sergide, sanatçının dört ana serisi olan Ateşle Oyun, Tohum, Büyük İnsanlık ve Tanımsız Organlar serileri yer alıyor. Ateşle Oyun serisinde, insan eliyle çıkarılmış yangınların zararlarını simgeleyen; yanmış toprak, ağaç, hayvan ve insan temsili soyutlamalar, ateşle müdahale edilmiş tekstil malzemeleri aracılığıyla doğanın ve insanın maruz kaldığı yıkımın sembolik anlatısını oluşturuyor. Bu anlatı hem estetik bir ifade hem de insanın doğayla ve tahribat yaratma istenci ile olan gerilimli ilişkisini görselleştiriyor.
Tohum Serisi, sanatçının malzemeyi denediği, sınadığı ve yeni anlatı olanaklarını keşfettiği üç boyutlu üretimlerini içeriyor. Uzkur’un tekstile olan bağlılığı ve onu yaratıcı bir oyun alanı olarak kullanışı, ilmek ilmek dokuma, kabuklaştırma, kesme, biçme yöntemiyle belirginleşirken, malzemenin dokusal zenginliği ve güçlü yapısı, sanatçının estetik kaygılarını deneysel bir boyuta taşıyor.
Uzkur’un işlerinde kırmızı, yalnızca bir renk değil; geçmişin acı dolu mirasını, başkaldırı ve direniş temsili olarak bir haykırış. Büyük İnsanlık ve Tanımsız Organlar serilerinde, kimliksiz ve cinsiyetsiz bedenlerin, soyutlanmış organların ve parçalanmış formların temsili olarak belirirken; insanın hem fiziksel hem de duygusal yönlerini soyut bir dille ifade ediyor. Bedenler adeta birbirlerine karşı direnen, kaçmaya ve kendilerini parçalara ayırmaya çalışan bir savaş içinde görünüyorlar. Kırmızı burada, toplumsal sınırları ve bireyin varoluş mücadelesini yansıtırken, izleyiciyi sadece gözlemci olmaktan çıkararak eserin içine çekiyor ve insanın varoluşunu yeniden sorgulatan bir bellek alanı yaratıyor ve izleyiciye kendi soyunun yarattığı vahşetin soyut bir yansımasını sunuyor.
Sanatçının dokuma, dikme, ezme, presleme ve yakma gibi çeşitli müdahaleleriyle, insanın kendi yarattığı şiddeti okuduğu bir tercümeye dönüştürüyor. Beden, burada sadece fiziksel bir varlık değil, aynı zamanda tarihsel bir bilinç ve deneyim alanı olarak işlev kazanıyor; adeta insanlık dramının izlerini taşıyan bir kayıt aracı haline geliyor. Uzkur’un, cennetten kovulma miti anlatısına yaptığı göndermeyle, insanlığın mirası olan acı, şiddet ve günahın evrensel bir kaderi olarak temsil buluyor.
Cennetten Sonra retrospektifi, insanlık tarihinin trajik yüzleşmelerini kırmızı ve siyahın derinliğinde sunarken, insan belleği ve umut arasındaki kırılgan ilişkiyi sorguluyor. Dilara Güven küratöryel danışmanlığında Özcan Uzkur’un çağın trajedisini sanatsal bir kayda dönüştürdüğü bu kapsamlı sergi 12 Ocak 2025 tarihine kadar EArt Galeri Kağıthane’de görülebilir.
*Galeri ziyaret gün ve saatleri: Salı-Pazar, 10.30-18.30
Özcan Uzkur
1978 yılında Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu (M.S.Ü.G.S.F) Tekstil Sanatları Bölümünden mezun oldu. Ulusal ve uluslararası workshoplar yöneten ve birçok sergi ve projelere katılan ve kişisel sergi açan Uzkur, son dönem iki ve üç boyutlu çalışmalarında her türlü tekstil ve yumuşak malzeme kullanarak plastik sanatların farklı alanlarında çalışmalarını sürdürmektedir. 1982-2011 yılları arasında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Sanatları Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışan Özcan Uzkur, halen İstanbul Topkapı Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak yer almaktadır.
EArt Galeri
2017 yılında kurulan EArt, ulusal ve uluslararası alanda tanınan çağdaş sanatın önemli isimleri ile yükselen yetenekleri harmanladığı seçkileriyle sanatseverlere dinamik bir koleksiyon sunuyor. İstanbul Kağıthane’deki galerisini 2022 yılında açan EArt, 500 m2’lik yeni alanı ile daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyor. Alanında özgün, farklı teknik ve içeriklerle çalışan sanatçıları ile büyük bir çeşitliliğe yer veren EArt, günümüzde değişen “koleksiyoner” kavramına paralel oluşturduğu farklı seçkileri ile yapıt ve izleyici arasında aktif bir rol oynamaya odaklanıyor. Temsil ettiği sanatçıları yenilikçi vizyonu ile ulusal ve uluslararası platformlarda desteklemeyi misyon edinen EArt, onlara benzersiz ifade alanı sunarak görünürlüklerine katkı sağlarken sergiler, sanatçı projeleri, kurumsal iş birlikleri gibi farklı kategorilerden oluşan güçlü galeri programı ile misyonunu gerçekleştirmeye devam ediyor.
EArt Galeri
Merkez Mahallesi Ayazma Caddesi Çuha Sokak No:3 Kağıthane-İstanbul
