“Ben Okurum”un Yeni Bölüm Konusu: Martı Jonathan Livingston

“Kitabın Temel Öğretisi, Bize Hayatın Anlamını Göstermek”

Deniz Yüce Başarır, storytel.tr sponsorluğunda hazırladığı podcast serisi “Ben Okurum”un yeni bölümünde eğitmen, danışman ve yazar Yasemin Sungur ile Richard Bach’ın adeta bir fenomen olmuş kitabı Martı Jonathan Livingston’ı konuşuyor. “Bireysel gelişim alanında yazılmış çok kitap var, çok kalın kitaplar var ama Martı Jonathan Livingston çok şeyi az sözle söylemeyi başarıyor. Bu yüzden de etkili olduğunu düşünüyorum,” diyen Sungur, kitabının temel öğretisinin okurlara hayatın anlamını göstermek olduğunu ifade ediyor. Daha iyi bir ülke, daha huzurlu bir insanlık için okuma oranının yükselmesi gerektiğine vurgu yapan Yasemin Sungur, yeni bir proje kapsamında 2023 için Türkiye’nin kitap okuma oranını %1 artırma hedefi koyduklarını da anlatıyor.

Ben Okurum - Yasemin Sungur
Ben Okurum – Yasemin Sungur

Sohbetle bilgiyi buluşturan podcast serisi “Ben Okurum”un yeni bölümünde, ilk kez yayımlandığı 1970 yılından beri özgürlüğe uçmak isteyen birçok okura ilham kaynağı olmuş, tüm zamanların en çok satan kitaplarından biri olarak yayıncılık tarihine geçmiş bir fenomen var: Martı Jonathan Livingston. Deniz Yüce Başarır, kitabı ve yazarı pilot Richard Bach’ı, eğitmen, danışman ve yazar Yasemin Sungur ile konuşuyor. Yeni bölüm, dinleyenlere farklı olma cesaretini, bunun bedellerini, kendimize koyduğumuz sınırları düşündürürken bölümün konuğu Sungur da dinleyicilerin kitaplara başka bir açıdan bakmalarını sağlıyor.

“Martı Jonathan mükemmelliğin tanımını değiştiriyor”

15 yıl önce kurduğu “Martı Kitap Kulübü”nden takılarına kadar Martı Jonathan Livingston kitabının hayatında ne kadar önemli bir yer tuttuğunu “Galiba içime martı kaçtı. İş hayatımın çok yoğun olduğu bir dönemdi, dişlerimi ve tırnaklarımı sıkarak çalıştığım bir dönemdi. Aslında başarılı göründüğüm ama onu içselleştiremediğim bir dönemde Martı Jonathan Livingston bana kurtarıcı oldu,” sözleriyle anlatan Yasemin Sungur, “Bu kitapla birlikte kitap okuma şeklim, kitaplardan aldıklarım değişti. Kitaplara bakış açım değişti. Martı Jonathan bana hayatımı tekrar tasarlamayı, o yolculuk içinde kendimi bulmayı, kendi yapmak istediklerimi gösteren bir simge olarak hayatıma girdi,” diye devam ediyor.

Kurallar arasında sıkıştığını hisseden gençlerin en çok, yarattığı özgürleşme hikayesi nedeniyle Martı Jonathan Livingston’ı sevdiğini söyleyen Sungur “Martı Jonathan mükemmelliğin tanımını da değiştiriyor aslında,” diye ekliyor: “Uzun süredir iş dünyasında çalışan, mükemmellik arayışını insanı durdurmak için konulmuş bir engel olarak gören birisi olarak Martı Jonathan’ın mükemmelliğin ‘anda olmak’ olduğunu anlattığını düşünüyorum. Sözlüklerdeki mükemmellik tanımını değiştiriyor.”

“Kitap okuma oranımızı yükseltmek zorundayız”

2023’te kitap okutmaya ve kitaplar üzerine konuşmaya dair yeni projeler hedeflediklerini anlatan Yasemin Sungur “Kitap okuma oranımızı yükseltmek zorundayız biz. Daha iyi bir ülke; daha refah, daha huzurlu bir insanlık hayal ediyorsak, politikacısından sosyoloğuna, yazarından felsefecisine, işçisine, mühendisine kitap okumayı geliştirecek projeler yapmalıyız. ‘Her gün kitap okuyorum’ sloganıyla ülkemizin her köşesine giderek, her gün kitap okunmasını sağlayacak etkinlikler ve projeler yapmak istiyoruz… Şöyle bir amaç da koyduk: Ülkemizin kitap okuma oranını yüzde 1 artırabilir miyiz 2023’de?” sözleriyle konunun önemini vurguluyor.

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar