G-art Galeri, yaz boyunca genç sanatçılara görünürlük kazandırmayı amaçlayan yeni programı Artist at the Corner ile izleyiciyi galerinin köşe duvarında açılan özel bir alana davet ediyor. Bu program, ilk solo sergisini gerçekleştirmek isteyen sanatçılara ayrıldı. Açılış konuğu ise; şiir, sinema ve fotoğraf arasında güçlü bir bağ kuran Müge Karamancı.
Sanatçının iki zıt serisini bir araya getiren, 12 Temmuz 2025 tarihindeki bu ilk solo sergisinin başlığı: Freedom Isn’t Free / Bedelli Özgürlük
Bu başlık, Karamancı’nın üretiminde sıkça karşılaştığımız bir gerçeği açığa çıkarıyor: özgürleşme bir bedel ister. İyileşmek, görünür olmak ya da kendi sesini bulmak; çoğu zaman sessizlikten, acıdan, çürümeden geçer. Sergide yer alan iki seri—“İçimdeki Et” ve “Düşsel Zaman”—bu çelişkili yolculuğu iki ayrı atmosferde anlatıyor.
“İçimdeki Et”, bastırılmış travmaların, bedenin taşıdığı görünmez yüklerin dışavurumu.
Karamancı’nın diliyle ifade etmek gerekirse: dışarıdan her şey normal görünse de içeride yavaşça çürüyen bir şeyler vardır. Bu seri, o çürümeye dair görsel bir manifesto gibi; çiğ formlar ve içine yerleştirilmiş küçük figürler, sessizliği ve acıyı aynı anda taşır.
“Düşsel Zaman” ise akışkanlıkla ilerliyor: Su, burada hem özgürlüğün hem de boğulmanın simgesi. Teslimiyetle iç içe geçmiş bir varoluş. Zaman ise görünmeyen ama hissedilen bir baskı olarak beliriyor; aynalardan yansıyan yaş, üzerimize yüklenen roller ve geçip giden yılların bıraktığı sessiz gölgeler.
Bu iki seri, görünürde birbiriyle zıt olsa da aynı sorunun etrafında dolanıyor: Kurtulmak neye mal olur? Sessizliğin içinden özgürlük çıkar mı?
Ve belki de en önemlisi: Özgürlük bedelsiz midir?
Müge Karamancı’nın işleri bu soruları tek tek değil, bir bütün olarak düşündürüyor.
Çalışmaları çürüme ile iyileşme, sessizlik ile görünürlük, teslimiyet ile direniş arasında salınan kırılgan bir dengeyle ilerliyor.
Bu nedenle serginin başlığı sadece bir uyarı değil; aynı zamanda bir itiraf.
“Freedom Isn’t Free / Bedelli Özgürlük”, 2 Ağustos tarihine kadar G-art Galeri’nin Artist at the Corner alanında görülebilir.
Müge Karamancı
1989 doğumlu Müge Karamancı, yaşamının büyük kısmını İstanbul’da geçirdi. 2006 yılında Boston’a taşındı ve Northeastern University’de iletişim ve sinema alanlarında çift anadal yaparak 2011’de mezun oldu. Öğrencilik yıllarından itibaren kısa filmler yazdı, yönetti ve bu filmlerde hem yapımcı hem oyuncu olarak yer aldı. Şiirle sinemayı iç içe kurguladığı bu üretimlerinden Where’s the Referee ve Love: Unmasked adlı iki kısa filmine kişisel web sitesinden ulaşılabilir.
Yazın alanında da aktif olan sanatçının, Türkçe yayımlanmış iki şiir kitabı bulunuyor: Bu Dünya Bizim mi?
(2005) ve Adlandır Beni (2009).
2013 yılında Boston’daki School of the Museum of Fine Arts’ta Fotoğrafçılık üzerine yüksek lisansını tamamladı. Ardından dört yıl boyunca New York merkezli Citizen Brooklyn dergisinde fotoğrafçı olarak çalıştı. Aynı dönemde John Jay College of Criminal Justice’ta adli tıp eğitimi aldı.
2018’de İstanbul’a döndükten sonra farklı iletişim biçimlerine olan ilgisini sürdüren Karamancı, işaret dili eğitmenliği yapmaya başladı. Fotoğraf, onun için kelimelerin yetmediği yerde devreye giren sessiz bir anlatım dili—zaman, beden ve dönüşümle kurduğu kişisel bağın görsel bir karşılığı.
