Vardiya, Üçüncü Edisyonuyla Beykoz Kundura’da

Vardiya
Vardiya

Beykoz Kundura’nın farklı disiplinlerden sanatçıları davet ettiği ve Kundura Hafıza arşiviyle buluşturduğu misafir sanatçı programı “Vardiya”nın üçüncü edisyonu başladı. Yılda bir kez gerçekleşen ve sanatçıları Beykoz Kundura’da ağırlayan program, Sümerbank Deri ve Kundura Fabrikası’nda işçilerin birbirlerine nöbetlerini devrettikleri vardiya çalışma sisteminden ilhâmla kurgulandı.

Sinem Dişli ile başlıyor

Arşivi koruyan, gözeten ve nöbet tutan bir çalışma dizilimi kurgusunun izlendiği Vardiya’nın bu yılki ilk katılımcısı, sanatçı Sinem Dişli olacak. 2018’de The New York Times’ın “Arles Festivali’nde İzlenmesi Gereken 7 Fotoğrafçı” arasında gösterdiği ve 2019’da The Prix Pictet Ödülü’ne aday olmuş sanatçı, bir hafta boyunca Kundura Hafıza’nın arşivinde zaman geçirecek ve tüm bu süreçte ürettiği fikirleri ardından gelecek sanatçıya aktaracak.

Vardiya’yı Sibel Horada ve Sena Başöz devralacak

Programının ikinci sanatçısı, güncel sanatçı ve küratör Sibel Horada ise, 12 Şubat’ta araştırmalarına başlayacak. Kentsel, arkeolojik ve ekolojik kültürlerden beslenen, bellek ve hafıza üzerine sorgular üreten işleriyle tanıdığımız sanatçı, Sinem Dişli’den aldığı fikri geliştirecek ve ‘vardiya’yı 19 Şubat’ta görsel sanatçı ve yönetmen Sena Başöz’e devredecek. Son dönem, bir arşiv olarak bedeni ve yeniden canlandırma aracı olarak hareketi araştıran işleriyle çok konuşulan sanatçı, 26 Şubat’ta programı sonlandıracak.

Üç sanatçının Vardiya deneyimlerini paylaşacakları ve seyirciye açık yapılacak Kamusal Program ise Haziran ayında Beykoz Kundura’da gerçekleşecek.

İşçilerin vardiya sisteminden ilhâm aldı

Kundura Sahne’nin performans pratiğine olan deneysel, yenilikçi ve araştırmacı bakışı ile Kundura Hafıza’nın yerel bilgeliğin peşinde, yitirilenleri koruyan yaklaşımının birleşiminden doğan Vardiya, iki yıl önce başladı. Bugüne dek, Gözde İlkin, Alican Tezer, Canan Yücel Pekiçten, Çıplak Ayaklar Kumpanyası gibi sanatçı ve kolektiflerin misafir olduğu program, sanat ve arşivin buluştuğu yeni düşünme ve karşılaşma alanları yaratmayı amaçlıyor.

Venedikçe ‘vàrdia’ ile İtalyanca ‘guardia’ sözcüklerinden ve ‘korumak, gözetmek, nöbet tutmak’ anlamlarındaki İtalyanca ‘guardare’ fiilinden Türkçeye uyarlanmış ‘vardiya’ kelimesinin sözlük anlamından esinle yaratılan program, Sümerbank Deri ve Kundura Fabrikası’nda işçilerin birbirlerine nöbetlerini devrettikleri vardiya çalışma sisteminden ilhâmla kurgulandı. Sanatçılar, bir hafta boyunca Kundura Hafıza’nın arşivinde zaman geçiriyor ve bir önceki sanatçıdan devraldığı araştırma odaklı üretimini kendi pratikleriyle geliştirerek özgün fikirler üretiyorlar. Bir haftanın sonunda ayrılırken de bir sonraki nöbeti tutacak sanatçıya biriktirdiklerini devirde bulunuyorlar.

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar