Ali Poyrazoğlu Habanera Makamı Oyunu İle 26. İstanbul Tiyatro Festivali’nde

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş sponsorluğunda düzenlenen 26. İstanbul Tiyatro Festivali hız kesmeden devam ediyor. Festival sahnesi 7 ve 19 Kasım tarihlerinde festivalin bu yılki Onur Ödülü’nün de sahibi olan Ali Poyrazoğlu’nun festival için yarattığı yepyeni projesi Habanera Makamı’nı ağırlıyor. Anılarından yola çıkarak tiyatro ve operayı buluşturduğu bu gösteride Ali Poyrazoğlu’na sahnede Çiğdem Erken Kuartet eşlik ediyor.

Habanera Makamı
Habanera Makamı

Bu sene 60. sanat yılının yanı sıra kendi adını taşıyan tiyatrosunun 50. yılını kutlayan; ülkemizin kültürel belleğinde yer etmiş isimlerden Ali Poyrazoğlu, oyuncu, yönetmen, radyo ve televizyon programcısı, yazar, çevirmen ve seslendirme sanatçısı olarak sayısız esere imza attı ve atmaya devam ediyor. 80’li yıllarda pek çok müzikalde rol alan ve kurduğu Yeşil Kabare’de Adile Naşit, Yıldız Kenter, Zeki Müren, Müjdat Gezen, Ferdi Özbeğen, Sezen Aksu, Rasim Öztekin gibi isimlerle aynı sahneyi paylaşan Ali Poyrazoğlu’nun tiyatrosunda güldürü kadar müzik de önemli bir yer tutuyor. Bizet’nin Carmen’ine duyduğu yakın ilgiyi, 10 yıl önce yine İstanbul Tiyatro Festivali için yarattığı ve tiyatroseverlerin büyük ilgisiyle yıllarca sürdürdüğü Asi Kuş’tan bildiğimiz Poyrazoğlu, yepyeni projesi Habanera Makamı’nda bir kez daha Carmen’e dönerek tiyatro ve operayı buluşturuyor. Poyrazoğlu bu gösteride, anılarından hareketle, mizahi diliyle ve caz tınıları eşliğinde, sanatın yaşamlarımızda yarattığı farkın altını çizmeye hazırlanıyor.

Ali Poyrazoğlu’na sahnede piyano ve vokalde Çiğdem Erken’in liderliğinde, trompette Barış Doğukan Yazıcı, kontrabasta Volkan Topakoğlu ve davulda Mertcan Bilgin’den oluşan Çiğdem Erken Kuartet eşlik ediyor. Poyrazoğlu’nun bu yepyeni ve eğlenceli gösterisi 7 Kasım Pazartesi saat 20.00’de Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda; 19 Kasım Cumartesi saat 20.00’de ise Süreyya Operası’nda izleyiciyle buluşacak.

26 Kasım’a kadar sürecek 26. İstanbul Tiyatro Festivali’nin programı burada. Festival biletleri ise passo.com.tr, Passo perakende satış noktaları ve İKSV ana gişede satışta.

Festivalde haftanın oyunları:

Şahları da Vururlar
Ortaoyuncular, Ferhan Şensoy’un vefatından sonra Şahları da Vururlar ile sahnelere dönerken tarihi Ses Tiyatrosu da perdelerini yeniden festivalde açıyor. Şensoy’un benzersiz mizahı, kıvrak zekâsı ve sözünü sakınmayan üslubuyla günümüze göndermeler yaptığı bir tarih parodisi olan bu müzikli güldürü 11 Kasım Cuma saat 20.00 ve 12 Kasım Cumartesi saat 15.00’te Ses Tiyatrosu’nda sahnelenecek. Oyunun yönetmen koltuğunda bu kez Volkan M. Sarıöz var. 12 Kasım’da sahnelenecek oyundan hemen sonra düzenlenecek panelde ise, ilk sahnelendiği dönem olan 1980’lerin Türkiye’sine kıyasla oyunun bugünün Türkiye’sinde ne ifade ettiğine dair konular konuşmaya açılacak. Yavuz Pekman’ın moderatörlüğünü üstlendiği panele, oyunun yönetmeni Volkan M. Sarıöz ve yeni yapımdaki tüm oyuncular katılacak. Oyun sonrası panele katılan seyircileri bir de sürpriz bekliyor. Ortaoyuncular, Şahları da Vururlar’ın 1980’lerde sahnelenen kaydından Volkan M. Sarıöz’ün rejisinde yer almayan bazı bölümleri de perdeden seyircilerle paylaşacak.

Molière Maratonu (Perdeden gösterim)
Festival, köklerinin ünlü yazarın kurduğu topluluğa kadar uzanması nedeniyle “Molière’in Evi” olarak da anılan ve günümüzde faaliyetini devam ettiren en eski tiyatro topluluğu olan Comédie-Française’in Molière’in 400. yılını kutlamak üzere sahnelediği en seçkin oyunların perdeden gösterimleriyle izleyicileri bir Molière maratonuna davet ediyor. 12 Kasım’da Atlas 1948 Sineması perdesinde gösterilecek bu maratonun 11.00’deki ilk seansında topluluk, yazarın ürettiği son eser olan Hastalık Hastası’nda Claude Stratz’ın 21 yıl önceki unutulmayan sahnelemesini yeniden hayata geçiriyor. Saat 14.30’daki ikinci seansta ise Molière’in en tanınmış eseri Kibarlık Budalası’nda ünlü yönetmen çift Valérie Lesort ve Christian Hecq ile güçlerini birleştirerek yepyeni ve ihtişamlı bir yapım sunuyor. Saat 19.00’daki son seansta ise tiyatroseverleri, 358 yıl sonra ilk kez sansürsüz orijinal hâliyle, çağımızın önde gelen yönetmenlerinden Ivo van Hove tarafından sahnelenecek Tartuffe veya İkiyüzlülük bekliyor. Molière Maratonu Institut Francais Türkiye’nin desteğiyle gerçekleşiyor.

Kapalı
Festivalde Odeabank’ın tema sponsorluğunda seyirciye sunulan ve kadınlar tarafından yönetilen oyunların bir araya geldiği, sanat alanında kadın üretimini daha da görünür kılmayı amaçlayan “Bu İşte Bir Kadın Var” başlıklı bölümünde yer alan Kapalı, Kıbrıs’ın önemli bir sosyal ve insani gerçeğini ele alıyor. Aliye Ummanel’in yazıp yönettiği bu oyun ile festivale ilk kez konuk olan Lefkoşa Belediye Tiyatrosu, bu oyunda ülkenin yaklaşık yarım asırdır siyasi sebeplerden dolayı kapalı tutulan bölgesi Varoşa’daki insanların hikâyelerini anlatıyor. 12 Kasım Cumartesi saat 20.00’de Caddebostan Kültür Merkezi’nde sahnelenecek oyundan hemen önce 35 yıldan uzun zamandır Devlet Tiyatroları’nda kostüm tasarımcılığı yapan Nalan Alaylı’nın Coşkun Tanrının Çocukları adlı sergisi de Caddebostan Kültür Merkezi’nde ziyarete açılacak. Sergi 12-20 Kasım süresince her gün 10.00-22.00 arası ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek.

Medea’ya İnce Ayar
Emre Koyuncuoğlu’nun yazıp yönettiği, metin tiyatrosu, video sanatı, enstalasyon, deneysel ses yerleştirmesi, performans, interaktif tiyatro kavramlarının iç içe geçtiği Medea’ya İnce Ayar’da, İstanbul’da çocuk bakıcısı olarak çalışan Gürcü bir anne ve kızının, bakıcılığını yaptıkları evdeki çocukların anneleriyle olan ilişkilerine, kendi yaşam mücadelelerinde geleceği nasıl kurguladıklarına dair bir hikâye aktarılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın değerli işbirliğiyle hayata geçirilecek oyun, 13 Kasım Pazar ve 14 Kasım Pazartesi saat 20.00’de Müze Gazhane Meydan Sahne’de sahnelenecek.

Tartuffe
İstanbul Şehir Tiyatroları Molière’in 400. doğum yılı vesilesiyle uzun yıllar sonra Tartuffe’ü tekrar sahneliyor. Yiğit Sertdemir’in yönetmenliğini üstlendiği oyunda, Orhan Veli’nin olağanüstü çevirisine şiirlerinden bestelenen şarkılar da eşlik ediyor. 15 Kasım Salı saat 20.00’de Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde sahnelenecek bu yeni yapımda inanç, aile, aşk, mizah, müzik, acı, hüzün iç içe ve olanca dinamiğiyle seyirci karşısına çıkıyor.

Türkiye'nin En Büyük Sanat Haber Portalı, Güncel Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Röportajlar