Cansu Çakar, Gül Dikeni (Thorn of Power) 2024, Kağıt üzerine suluboya
Cansu Çakar, Gül Dikeni (Thorn of Power) 2024, Kağıt üzerine suluboya

“Kör Nokta” Sergisi 21 Eylül’de .artSümer’de Açılıyor

12 Eylül 2024

Galeri sanatçılarından CANAN, Cansu Çakar, Deniz Üster, Erdal Duman, Ekin Saçlıoğlu, Gözde İlkin, Merve Çanakçı, Onur Gülfidan, Serkan Demir’in ve galeri sanatçılarının davet ettiği Ahu Aydemir, Cansu Yıldırım, Didem Erbaş, Emel Erdem, Evrim Kavcar, Kavachi, Mehmet Dere, Nalan Yırtmaç, Sinem Yıldırım’ın eserlerinin yer aldığı “Kör Nokta”, 21 Eylül 2024 tarihinde .artSümer’de açılıyor.

Kör nokta kavramı, günlük hayatımızda beşeri ve ya çevresel faktörlerden kaynaklı gözden kaçırdığımız veya fark etmediğimiz alanları ifade ederken, düşünce dünyasında derin ve çok katmanlı farklı anlamlar taşır. Daha sık trafik literatüründe kullanılan bu kavram gözün görme alanının yetersiz kaldığı, dolayısıyla bazı noktaların görülmesinin mümkün olmadığı durumları ifade eder. Aynı zamanda insan zihnindeki görüş mesafesini ve algısındaki ulaşılmaz noktaları da bu kavramın tanımlamaya gayret ettiği alanları kapsar.

İnsan beyninin bilişsel kapasitelerini aşan hız ve ekran çağında, anlamlar, imajlar, anılar, hızla tüketiliyor ve yüzeyselleşiyor. Hızın her şeyde ön planda olduğu bu dünyada durmak, anlamlandırmak, bağlantı kurmak veya derinlemesine düşünmek neredeyse imkansız hale geldi. Kişisel bilgilerimizin sürekli pazarlandığı çağda, ekranlar ve sosyal medya dikkatimizi daha da dağıtarak odaklanmamızı zorlaştırıp kör nokta illüzyonlarına neden oluyor.

Kör nokta illüzyonu, insanların kendi bilişsel önyargılarını başkalarından daha az fark ettiklerini ve önyargılarının rasyonel olduğunu varsaymalarına neden oluyor. Bu ilüzyon, çevremizdeki durumları objektif değerlendirmeyi ve anlamlandırmayı zorlaştırıyor.

.artSümer’in 2010 yılından bu yana sürdürdüğü “Sanatçılar ve Konuk Sanatçıları” karma sergi konseptinde, galerinin temsil ettiği sanatçılar, güncel sanat alanından ilgi duydukları diğer sanatçıları sergiye davet ediyor. Sergide yer alan 18 sanatçı kendi sanat pratiklerinden yola çıkarak kör nokta kavramına odaklanıyor. Her bir sanatçı, bu kavramı farklı bakış açılarıyla ele alarak, kör noktalarımızın görünür olması için farklı yaratıcı yaklaşımlar sunuyor. Sergide yer alan eserler, bireysel ve toplumsal kör noktaları, bilinçaltı önyargıları, insan merkeziyetçiliği ve göz ardı edilen gerçekliklerin etrafında şekilleniyor. Kör nokta kavramının çok yönlü doğası bireysel ve toplumsal düzeydeki etkileşimleri sanatsal bir ifadeye dönüşüyor. Sergi sadece sanatın estetik boyutuna değil, aynı zamanda zihinsel ve toplumsal algılarımızın yanı sıra örtük politik tavırına da odaklanıyor. Kör Nokta sergisi farklı sanatçıların bakış açılarını bir araya getirerek gözün görme manevrasını genişletmenin yanı sıra organik bir eşleşmenin beraberinde getirdiği fikir akrabalıklarına zemin oluşturuyor. Bu bağlamda, sergi, hızla değişen dünyamızda her zaman yanılma payının baki olabileceğini fark etme ve anlamlandırma çabası olarak izleyiciyle buluşuyor.

“Sanatçılar ve Konuk Sanatçıları”

CANAN – Nalan Yırtmaç
Cansu Çakar – KAVACHI
Deniz Üster – Emel Erdem
Ekin Saçlıoğlu – Evrim Kavcar
Erdal Duman – Sinem Yıldırım
Gözde İlkin – Cansu Yıldıran
Merve Çanakçı – Didem Erbaş
Onur Gülfidan – Ahu Aydemir
Serkan Demir – Mehmet Dere

Sanat Okur

Türkiye'nin En Büyük Kültür Sanat Haber Portalı, Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Söyleşiler

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Fatma Nur Kaptanoğlu (görsel alıntı)
Önceki

Fatma Nur Kaptanoğlu’nun İlk Romanı Can Yayınları’ndan Çıktı

Burçak Bingöl, Land’s End (Son Kara), 2022, detay
Sonraki

Burçak Bingöl “Yeryüzünde Minör Titreşimler” Sergisi

Kaçırmayın!

Kara Kutu

BGST Tiyatro’dan Hafızaya Dair Yeni Oyun: Kara Kutu

BGST Tiyatro’nun toplumsal ve bireysel hafızamıza dair yeni oyunu Kara
Joseph K. - Mert Fırat, Didem Balçın, Onur Dilber, Özgün Aydın

“Joseph K.” Oyunu 29 Ağustos’ta KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu’nda

DasDas’ın, Kafka’nın kült eseri “Dava”yı eğlenceli bir yorumla sistem eleştirisine