Plov, Söyleşi
Plov, Söyleşi

Plov Müzik Grubu ile Söyleşi

6 Mart 2023

Yeni neslin dikkat çeken gruplardan Plov’u daha yakından tanıdığımız söyleşimizde şarkılarından şarkı temalarına, sevdikleri müzisyenlerden yeni hedeflerine çok şeyi konuştuk. İyi okumalar dileriz.

“Bağımsız olmak süresiz bir özgürlük.”

Plov – Uğur Seyfi
PLOV
PLOV

Plov, isminizin anlamından başlayabilir miyiz sizi tanımaya? Biz biraz baktık anlamına ama Türkî Cumhuriyetlerde Pilav anlamı dışında bir anlam bulamadık.

Uğur Seyfi: ‘Plov’ bizim için özel bir isim. Sovyet Rusya’sında parlak, aydınlık anlamlarında kullanılırmış. Ne için olduğunu anlarsınız hani… Günümüz Rusya’sında yasaklı bir kelime artık. Türkî devletlerde pilav demekmiş. Çok sonradan öğrendik. İşin bu kısmı bizi ilgilendirmiyor. 

Grup üyeleri ile devam edelim; Plov üyelerini hakkında bilgi alabilir miyiz?

Uğur Seyfi: 29 yaşındayım ve grupta klavye çalıp şarkı söylüyorum.
Buğra Kocadere: 33 yaşındayım, elektrik gitar çalıyorum.
Cem Bingül: 32 yaşındayım ve grupta bas gitar çalıyorum.

2020’den bu yana 7 single… Dengeli ve istikrarlı bir yayım hali olarak dursa da, günümüzde her hafta şarkı yayımlayan müzisyenler de var; bu az periyotla savaşmak zor mu yoksa şarkı ve yayın kalitesi beklemeyi mi gerektirir? Ne düşünüyorsunuz?

Uğur Seyfi: 2019’un Mart ayından aynı yılın Eylül’üne kadar sadece prova yaptık. Sabırla şarkılarımıza çalıştık. O tarihten itibaren ise sadece kayıt yapıyoruz. Neredeyse 4 senedir aynı şarkılara çalışıyoruz. Bizim için şarkıyı hemen bitip dinleyiciyle buluşturmak önemli değil. Mühim olan şarkının içimize sinmesi. Plov dinleyicisi özel bir kitleden oluşuyor. Bu yüzden dinleyenlere kaliteli bir müzik sunmak istiyoruz. Biz müziğimize ticari yaklaşmadığımız için şarkılarımızın arasındaki süre biraz uzun sürüyor…
Her hafta, her ay müzik yayınlayanların finansal fonu ve zamanı güçlüdür sanırım. Belki de müzikal kaygı gütmüyorlardır. Bu tip bir tercih için doğru ya da yanlış diyemeyiz. Bizimki doğal akışta yürüyen bir durum.

Buğra Kocadere: Günümüzde her şey kolay tüketildiği için ticari kaygı ile fazla şarkı çıkarıyor olabilirler artık. Ben böyle bir mantalitede olmadığım için mutluyum açıkçası. Beni mutlu eden ortaya güzel bir şey çıkması.

Cem Bingül: Her hafta şarkı yayınlayan müzisyenlerin genelinde ticari kaygı olduğunu düşünüyorum ayrıca son dönemde popüler olan kayıt yöntemi, altyapı veya midi ile kayıt yöntemleri çoğaldı. Bu işi daha kolay hale getirdi ve popüler müzik DE farklı bir sounda evrildi. İsteyen herkes bilgisayar başında zaman harcayarak müzik yapmaya başladı. Plov ise şuana kadar genelde enstrüman kaydı ile müzik yaptığı için kayıt ve yayınlama süreçleri biraz uzun sürmektedir.

Hakkınızda çok az bilgi var, bültenlerin havada uçuştuğu PR döneminde bu sessizliğiniz tercih mi yoksa imkân olmaması mı?

Uğur Seyfi: Biz içine kapanık bir grubuz. Demir perdeler ardında bir dünyadayız. Popülizme kapılmadık, demode de olmadık. Ortalarda bir yerde duruyoruz. Günümüzde basın ve yayın organlarının PR çalışmalarındaki etkisini hafife alacak kadar ahmak olmadığımızı düşünüyoruz. Doğru ve iyi niyetle çalışan isimleri seçmek hoşumuza gidiyor. 

Buğra Kocadere: Pr için öncelikle biraz şarkı birikimimizin olmasını tercih ettik. Yedinci teklimizi de yayınladık sonra reklam/tanıtıma vakit ayırmamız gerekecek.

Cem Bingül: Tanıtıma şu an için çok özen gösterdiğimizi düşünmüyorum fakat bu birazda bizim tercihimiz. Dinlenilme rakamları çok önemli değil bence.

İzmirli bir grup olduğunuzu öğrendiğimizde şaşırdık; zira Ankara içerikli şarkı yapmışsınız. Şarkınızı dinleyenin grubun Ankaralı olduğunu düşünmemesi işten değildi. Özellikle bu şarkınızın hikayesini öğrenebilir miyiz?

Uğur Seyfi: İzmirli bir grup olduğumuz doğru. Halen İzmir’de yaşıyoruz. Aslında şarkıdan önce de Ankaralı bir grup olduğumuz düşünülüyordu  her zaman. Dışarıdan böyle görünüyor sanırım. ‘Ankara’ şarkısının hikayesi çok özel bizim için. Bu şarkının var olması güzel bir durum değil aslında. Bir daha yaşanması mümkün olmayan anıların özlemi var. Keşke yazmama gerek kalmasaydı.

Müziğiniz deneyim kazandıkça kendi müziğinizi oluşturma yolunuzda kimlerden etkilendiniz.
Ya da “Rehberler özgünlük korundukça iyidir” fikrine katılıyor musunuz?

Uğur Seyfi: Bu fikre kesinlikle katılıyoruz. Biz de bir çok ismi örnek alarak öykündük. Kopya ile özgünlük arasındaki ince çizgiyi her zaman bildik. Flört, Peyk, Beatles, Pink Floyd… Say say bitmeyecek isimler var.

Cem Bingül: Flört grubundan Ata Akdağ şarkılarımızdaki fikirleri ile müziğimizin gelişiminde çok faydalı oldu.

Feridun Düzağaç, Son Feci Bisiklet, Koray Candemir, Zardanadam mesela etkilendiğiniz müzisyenlerden midir? Şarkılarınızı dinlerken hissettiren müzisyenlerden örnek verdik ama siz kimleri dinlersiniz merak ettik?

Uğur Seyfi: Feridun Düzağaç en çok etkilendiğim tekil isimdir. Diğer isimleri de hayatlarımızın belirli dönemlerinde dinledik. Şu sıralar Pilli Bebek ve Neşet Ertaş dinliyorum daha çok.

Cem Bingül: 90’lar ve 2000’lerin başında Türkçe Rock müziği özlediğimi belirtmeden geçemeyeceğim. Türkçe müzik olarak şu sıralar Kurban, Çilekeş, Dorian, Kargo, Mor ve Ötesi, Peyk dinliyorum. Yeni grupların çalışmaları ise dönemsel olduğu için modası çabuk geçmekte. Şu an aklıma gelmiyor.

Kayıtlarınızı bağımsız yayımlıyorsunuz. Bağımsız müzisyen olmanın sizin için avantajlarını ve dezavantajlarını öğrenebilir miyiz?

Uğur Seyfi: Bağımsız müzik yapmak mükemmel bir konfor alanı sağlıyor. Deadline yok, beğendirme kaygısı yok, gelir adaletsizliği yok. Bağımsız olmak süresiz bir özgürlük. Onlarca sayfaya imza attığımız günleri hiç özlemiyoruz.

Buğra Kocadere: Bağımsız yayınlamanın avantajı tabii ki bağımsızlık(gülüyor) Dezavantajı ise reklam ve tanıtım kısmı diyebilirim.

Sahne alıyor musunuz, ya da yakın gelecekte var mı planlarınızda?

Uğur Seyfi: Plov henüz konser yapmamış bir grup. Bu işe zaman ayıramadık bunca zamandır. Sanırım bizi dinleyenlerin en çok kırıldığı konu budur. Bu yıl içerisinde bir kaç şehirde lansman konserleri yapacağız. Bir kaç festival ve etkililik de yer alacağız. Artık bizi dinleyenlerin de isteklerine cevap vermek istiyoruz. Kendimizi ilk kez bu konuda istekli hissettik.

Buğra Kocadere: Sahne alma planımız var yakın gelecekte.

Söyleşimize katıldığınız için teşekkür ederiz; umarız keşfedenlerinize biz de söyleşimizle katkıda bulunmuş olalım. Gelecek planları sormuşken, son sorumuz yine gelecek ile ilgili olsun: Plov’u ve dinleyenlerini neler bekliyor, henüz çok başında olduğumuz 2023 yılı için planlarınız belli mi, sohbetimizin sonunda sizin de ekleyecekleriniz var mı?

Uğur Seyfi: Dinleyicilerimizi 2023’te yeni şarkılar, konserler ve CD-Kaset bekliyor. Bu kadar yayınladığımız teklileri fiziki olarak albüm haline getireceğiz. Plak formatının tekrar popüler olması gerçekten hoşumuza gidiyor. Fiziki baskıların bu işe ruh kattığını düşünüyorum. Biz plak yerine CD ve kaset olarak bunu yapacağız. Çünkü plak dönemini yaşayan bir nesil olamadık. Bu yüzden yaşadığımız dönemdeki gibi olmasını istiyoruz. Kaset için tam olarak söz veremiyoruz, yapmak için çok uğraşıyoruz. Çünkü bu dönemde kaset bastırmak imkansıza yakın. Yine de oldurmak için uğraşıyoruz. CD formatında kesin olacak.

Buğra Kocadere: Elimizde kaydedilmeyi bekleyen birkaç şarkı hazır. Takipte kalın…

PLOV: Instagram | Spotify

Sanat Okur

Türkiye'nin En Büyük Kültür Sanat Haber Portalı, Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Söyleşiler

0 Comments

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

unnamed, Arda Büyük
Önceki

“Ruhunu Görebildiğimde Gözlerini de Çizeceğim” // Burcu Dimili

Orçun Beslen
Sonraki

Portfolyo: Orçun Beslen

Kaçırmayın!

Olcay Bağır, "Sinesözlük"

Olcay Bağır’ın Kaleme Aldığı “Sinesözlük” Yayımda!

Sinematograf’ın icadından bu yana sinema, tahminlerin çok ötesinde, tiyatro, edebiyat,

Veera’nın Seyahatnamesi Bölüm 3 – DERİN ORMAN / Şeyda Aydın

Sevgili Eeva, Kayboldum. Evet, bu sefer başardım, hem yolumu kaybetmeyi