35. Ankara Film Festivali’nde ulusal yarışmaların kazananları belli oldu. Jüri başkanlığını Onur Saylak’ın yaptığı ve 12 kategoride ödüllerin dağıtıldığı Ulusal Uzun Film Yarışması’nda En İyi Film Ödülü, geçtiğimiz hafta kaybettiğimiz Ankara Film Festivali Başkanı İnci Demirkol’un anısına verildi. “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri” adlı film En İyi Film seçilirken, yönetmeni Murat Fıratoğlu da En İyi Yönetmen Ödülü’nün sahibi oldu. Gecede ayrıca, Mahmut Tali Öngören En İyi İlk Film Ödülü, Doğuş Algün’ün yönettiği “Ölü Mevsim”e, Onat Kutlar En İyi Senaryo Ödülü de “Döngü” ile Erkan Tahhuşoğlu’na verildi. Festivalin Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda En İyi Film Bahar Bektaş’ın yönettiği “Sürgün Asla Bitmez” filmine giderken, Ulusal Kısa Film Yarışması’nın en iyisi de Yakup Tekintangaç’ın yönettiği “Morî” oldu.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sinema Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Çankaya Belediyesi ile Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’nun destekleriyle gerçekleşen ve Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı tarafından düzenlenen 35. Ankara Film Festivali, Kapanış ve Ödül Töreni ile sona erdi.
15 Kasım Cuma akşamı Ankara Devlet Tiyatrosu Şinasi Sahnesi’nde gerçekleşen ve sunuculuğunu Nefise Karatay’ın yaptığı gecede ulusal film yarışmalarının kazananları da belli oldu.
İrfan Demirkol: “İncimizin anısına”
Festivalin açılış konuşmasını yapan Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı Başkanı İrfan Demirkol sözlerine, Festival Yönetmeni ve aynı zamanda eşi de olan İnci Demirkol’un hatırasını anarak başladı: “Ne diyebilirim? Yoldaşımı, canımı, İncimi kaybettim. Hayatım boyunca hiç unutamayacağım, en zor, en acı festivalim… Bu zor günlerimizde, yanımızda olduğunuz için genç ekibim adına, çok teşekkür ediyorum. Festivali yapıp yapamayacağımızı konuştuk. Tiyatro perdeleri gibi, beyazperdelerin de kapanmayacağına, film festivalimizi İnci’mizi anarak devam edeceğimize karar verdik. Ve Ankara Film Festivali, 1991 yılındaki Körfez Savaşı dışında perdesini hiç kapatmadı, ne engellemelerle karşılaştığında, ne pandemide… Ve bu yılı İncimizin anısına gerçekleştiriyoruz.
Demirkol, Ankara Film Festivali’nin sinemamız için 35 yıldır gerçek bir okul olduğunu belirtti ve şunları söyledi: “Festivalimiz kurulduğu günden beri, kısa filmlere çok değer vermiştir. Nuri Bilge Ceylan, Yeşim Ustaoğlu, Mustafa Altıoklar, Ahmet Uluçay, Yüksel Aksu gibi önemli yönetmenler kısa filmleriyle Ankara Film Festivali’nde ödüller alarak yola çıkmışlardır. Özellikle bu yıl kısa film yarışmadaki nitelikli filmler dolu dolu salonlarda gösterildi. Ankara Film Festivali yıllardır okul görevi görmektedir. Festivalde gönüllü olarak başlayanlar, daha sonra kısa filmci, yönetmen ya da festival yöneticisi olarak karşımıza çıktı, çıkmaya da devam ediyor.”
En İyi Film: “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri”
Ulusal Uzun Film Yarışması’nda bu yıl 10 film toplam 12 kategorideki ödüller için yarıştı. Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı Yönetim Kurulu’nun kararıyla, Ulusal Uzun Film Yarışması’nda En İyi Film Ödülü bu yıl, geçtiğimiz hafta kaybettiğimiz Ankara Film Festivali Başkanı İnci Demirkol’un anısına verildi.
2024’ün en iyilerini, oyuncu ve yönetmen Onur Saylak’ın başkanlığında kurulan ve oyuncu Burcu Biricik, yazar, film eleştirmeni ve eğitmen Burçak Evren, kurgucu Çiçek Kahraman ve oyuncu Serkan Keskin’den oluşan jüri belirledi. Bu yıl, İnci Demirkol En İyi Film Ödülü, “Hikâye anlatımında oluşturduğu özgün üslûp, mizansen kullanımındaki ustalık, anlatım ögelerinin hikâyeyi aktarmadaki tutarlılığı ve çabasızlığın yarattığı güçlü sinema dili” gerekçesiyle Murat Fıratoğlu’nun yönettiği “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri” adlı filmine verildi.
Törene katılamayan Murat Fıratoğlu’nun adına ödülü, filmin oyuncusu Fırat Bozan aldı. Fıratoğlu, festivale ilettiği mesajda “Bu ödülü festival emekçilerine, filmimize emek veren çalışma arkadaşlarımıza, ailelerimize, bizi onca güzel filmin arasında ödüle layık gören saygıdeğer jüriye şükranlarımızı sunmak istiyoruz” dedi.
Murat Fıratoğlu ayrıca, En İyi Yönetmen Ödülü’nün sahibi olurken, filmdeki çalışmasıyla Eyyüp Zana Ekinci, En İyi Kurgu Ödülü’nü aldı.
En İyi İlk Film: Ölü Mevsim
Gecede Mahmut Tali Öngören En İyi İlk Film Ödülü, Doğuş Algün’ün yönettiği “Ölü Mevsim” filmine verilirken, Erkan Tahhuşoğlu’nun yazıp yönettiği “Döngü”, Onat Kutlar En İyi Senaryo Ödülü’nü aldı.
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, “Döngü” filmindeki performansıyla Serpil Gül’ün, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü de “Büyük Kuşatma” ile Alp Öyken’in olurken, “Ölü Mevsim”in oyuncularından Ece Yaşar, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nü, Serkan Ercan da En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü’nün kazananı oldu.
En İyi Görüntü Yönetmeni Ödülü, “Gecenin Kıyısı” filmiyle Matteo Cocco’ya; En İyi Sanat Yönetmeni Ödülü, “Büyük Kuşatma” ile Natali Yeres’e ve En İyi Özgün Müzik Ödülü, “Hakkı” ile Ahmet Kenan Bilgiç’e verildi.
SİYAD En İyi Film Ödülü: Büyük Kuşatma
Bu yıl, Cem Altınsaray, Kaan Karsan ve Okan Arpaç’tan oluşan Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) jürisinin belirlediği SİYAD En İyi Film Ödülü ise, Sinan Kesova’nın yönettiği “Büyük Kuşatma” adlı filme verildi.
En iyi belgesel: Sürgün Asla Bitmez
8 filmin yarıştığı ve yönetmen, yapımcı Nihan Gider Işıkman, yönetmen, fotoğraf sanatçısı Ulaş Tosun ile yönetmen, yazar Berna Gençalp’in ana jüriliğinde gerçekleşen Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda En İyi Belgesel Ödülü, “Sürgün, aidiyet, kimlik olgularını kişisel, ailevi, toplumsal deneyimler üzerinden çok katmanlı bir yapıda; duru ve içten bir sinema diliyle izleyiciye sunduğu” gerekçesiyle Bahar Bektaş’ın yönettiği “Sürgün Asla Bitmez” filmine verildi.
Jüri ayrıca, “Ses kurgusu ve görselliği ile etkili bir sinema anlatısı oluşturan, 6 Şubat depremi sonrası gençlerin yaşadığı sınav stresini güçlü bir omurga olarak kullanan ve toplumun farkındalık ve belleğini diri tutmada önemli bir işlev görebilecek” İlkay Nişancı belgeseli “Zamanın Kıyısında Sınav”a da Jüri Özel Ödülü’nü verdi.
En iyi kısa film: Morî
Bu yıl 14 filmin yarıştığı Ulusal Kısa Film Yarışması’nın jürisi, oyuncu Ece Yüksel, yazar, senarist ve yapımcı Melikşah Altuntaş ile akademisyen ve yazar Ruken Öztürk’ten oluşuyordu.
Jüri, “Kimlik ve aidiyet arayışını küçük bir kız çocuğunun üzerinden başarılı sinematografisi ve derinden etkileyen hikâyesiyle anlatmayı başardığı” gerekçesiyle Yakup Tekintangaç’ın yönettiği “Morî”yi En İyi Kısa Film seçti.
Jüri bu yıl ayrıca, iki filme birden Jüri Özel Ödülü verdi. “Anne kaybı yaşayan küçük bir çocuğun hikâyesini, genç bir kadının babasıyla barışma çabasını ve yeni gelişen bir yol arkadaşlığını, hikâyesi, müziği, mizanseni ve sinematografisi ile etkileyici bir şekilde işlediği” gerekçesiyle Selin Öksüzoğlu’nun yönettiği “Görüşürüz Kaplumbağa” ile “Gerilimi, mistik atmosferi ve kurgusuyla etkileyen, anne sevgisini arzulayan bir ruhun kederini de başarıyla yansıttığı” gerekçesiyle Oben Yılmaz’ın yönettiği “Günaydın Anne” adlı filmleri Jüri Özel Ödülü’ne değer gördü.
VEKAM Ödülü: Bir Orkestranın İzinde
Ankara Film Festivali’nin 2020’den beri Koç Üniversitesi Vehbi Koç Ankara Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (VEKAM) ile ortaklaşa düzenlediği Ankara Filmleri Yarışması’nda En İyi Film’e sunulan VEKAM Ödülü ise, Musa Ak ile Hasan Basri Özdemir’in yönettiği “Bir Orkestranın İzinde” adlı belgesele verildi.
