Lindy Ceramics’in kurucusu, seramik tasarımcısı Pınar Aslanbay tarafından şekillenen KARDANadam serisi iklim krizine dikkat çekiyor.
Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için bir simge olsun: KARDANadam!
Yüzyıllardır süregelen “kardan adam”, kışın ve karın getirdiği neşenin sembolü olmuştur. Son yıllarda kar yağışlarındaki düşüş, ekosistemimize zarar verirken, sevdiğimiz bu figürün varlığını da riske atmaktadır.
En eski kayıtları 7.yy’a uzanan, insanlığın evrimini de yansıtan kardan adam, gelecek nesillerle tanışabilecek mi, yoksa geçmişin hatıralarında mı yaşayacak? Sorunun cevabı, henüz kritik eşiği geçmemişken iklim krizine karşı atacağımız adımların samimiyeti ve hızıyla bağlantılı olacaktır.
Bu duygulardan hareketle, Lindy Ceramics’in kurucusu, seramik tasarımcısı Pınar Aslanbay tarafından şekillenen KARDANadam serisi, 5-9 Haziran tarihlerinde Müze Gazhane’de düzenlenen Upcycle İstanbul Art&Design Festival’de sergilendi. Sosyal medyadan yapılan çağrıyla kişisel albümlerden toplanan kardan adamlı fotoğraflar ile kolektif bir arşiv oluşturuldu ve serginin parçası haline getirildi.
İklim değişikliğinin ciddiyetinin ne kadar farkındayız?
“İklim değişikliğinin etkilerini artık günlük hayatımızda yoğun bir şekilde hissediyoruz. Bu konuda binlerce makale ve veri olmasına rağmen, farkındalık hala yeterli seviyede değil maalesef. Bu boşluğu kapatmak ve aksiyon almak için, çocukluğumuzun önemli bir parçası olan kardan adamı duygusal bir bağ kurmak amacıyla tercih ettim.
Kişisel olarak atabileceğimiz bir çok adım var. Enerji tasarrufu , yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, tek kullanımlık plastiklerden uzak durmak, satınalma tercihlerimizi bilinçli şekilde yapmak; ofiste, okulda, günlük yaşamımızdaki etki alanımızdaki kişileri bilinçlendirip aksiyon almaya yönlendirmeye kadar her birimizin yapabileceği sayısız aksiyon var.”
Sürdürülebilir Tasarım: Yumurta kabuklarının KARDANadam’a dönüşümü
KARDANadam enstalasyonunda figürlerin bir kısmını çamurla şekillendirmeyi tercih eden Pınar Aslanbay, bir bölümünü ise ileri dönüştürdüğü yumurta kabuklarıyla tasarlamıştır.
“Her yıl ortalama 7.2 milyon ton yumurta kabuğu atığı oluşuyor, inanılmaz bir rakam. Bu bilgiyi öğrendikten sonra yumurta kabukları; kolay ulaşılabilir olması, doğada çözünebilmesi, yüksek kalsiyum içeriği, yapısal gücü ve dokusuyla son yıllarda odaklandığım bir malzeme haline geldi. Emirgan’daki bir pastane çalışmalarıma destek verdi ve atıklarını benim için biriktirdiler. Yumurta kabuklarını bir tasarımın parçası olarak kullanılacak hale getirmek uzun bir işlem gerektirse de bir gıda atığını ileri dönüştürme fırsatını yakalamış oldum. Rengi ve dokusunun doğallığı ve güzelliği de beni cezbeden başka bir nokta oldu.”
Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için bir simge olsun, kardan adam!