“Uluslararası Tiyatro Müzeleri Buluşması” Türkiye Tiyatro Vakfı’nın öncülüğünde 17 Ekim’de Pera Müze’sinde gerçekleşti. “Çağdaş Bir Tiyatro Müzesi Yaratmak” alt başlığını taşıyan buluşmada farklı özellikleriyle öne çıkan müzeler ile özellikle sergileme alanında markalaşmış bir kuruluş bir araya geldi. Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı, Pera Müzesi, İBB Kültür Dairesi Başkanlığı ve Mey|Diageo’nun desteğiyle gerçekleşen program yoğun ilgiyle karşılanırken henüz bir tiyatro müzesi olmayan şehrin dünya tiyatro müzelerine ev sahipliği yapması dikkat çekti. Türkiye’de ilk defa düzenlenen buluşmada sergileme ilkeleri, yöntemleri, belge-bellek soru ve sorunları tartışmaya açıldı. Paylaşılan deneyimler, kurulduğu Aralık 2019’dan itibaren kendi müzesini yapılandırmak isteyen Türkiye Tiyatro Vakfı için de yol gösterici oldu.
Kerem Karaboğa’nın moderatörlüğünü üstlendiği ve konuşmasıyla katkı sağladığı oturumun açılış konuşmaları Pera Müzesi (Suna ve İnan Kıraç Vakfı) Genel Müdürü Özalp Birol ile Türkiye Tiyatro Vakfı kurucu başkanı Esen Çamurdan tarafından yapıldı. Bu bağlamda Enka Sanat ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin desteğiyle tasarlanan “Türkiye Tiyatro Müzesi Mimari Projesi Fikir Yarışması” hakkında açıklama yapıldı. Hızla yitip giden tiyatro kültür mirasının emanet edileceği gençlerin dikkatini çekebilmeyi ve farkındalık yaratabilmeyi amaçlayan yarışma, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki tüm mimarlık öğrencilerine açık olacak.
(Moskova) Bakhrushin Tiyatro Müzesi Genel Müdürü Kristina Trubinova, konuşmasında dünyanın ilk tiyatro müzesinin yaratıcısı ve ilk profesyonel hayırseveri olarak anılan Alexey Bakhrushin’den bahsederken müzenin 130 yıllık tarihini özetledi. Viyana Tiyatro Müzesi küratörü Rudi Risatti, tiyatro müzesinin çok boyutlu yapısı gereği diğer müzelerden farklılığı üzerinde dururken sergilemenin “belirdiği anda kaybolan” bir sanatın parçalarının toplandığı koleksiyonlar üzerine kurulduğunu ifade etti. Kopenhag Saray Tiyatrosunda Tiyatro Müzesi müdürü Peter Teilman, konuşmasını “Geleceğe Ulaşmak için Geçmişi Kullanmak” başlığı altında topladı. Yeni sergileme kavramıyla adını duyuran Atölye Brückner’in ortağı Elisabeth Ramm, sergi geliştirme felsefelerini, farklı yönlerin belirginleştiği projelerle aktardı. 114 yıllık Alman Tiyatro Müzesi’nin henüz beşinci müdürü olan Dorothea Volz, bunu sürekliliğe ve istikrara dayandırdı. Tiyatroyu sergilemenin bir meydan okuma olduğunu söylerken hem analog hem dijital fırsatları tartışmaya açtı. İsveç Sahne Sanatları Müzesi küratörü Malin Karlsson ise ülkesinde tiyatro, müzik ve dans mirasını korumak amacıyla kurulan müzenin interaktif istasyonlarıyla yaratıcılığı ve bilgiyi hedeflediklerini dile getirdi. Ziyaretçilerle etkileşime geçmenin yenilikçi yollarından bahsetti.
Esen Çamurdan’ın beğeni toplayan kapanış konuşmasıyla sona eren oturumda katılımcı ve dinleyiciler, Türkiye Tiyatro Vakfı’nın çalışmaları hakkında bilgi edinirken kurulacak bir tiyatro müzesi hayaline de ortak oldular.