Ezgi Yelen ile Müziği ve Müzik Planları Üzerine

Ezgi Yelen, müziğin mutfağından başlayan kariyerinde sağlam ilerlemeye çalışan, birçok farklılığı ve ilki gerçekleştiren bir müzisyen. Bunlardan en dikkat çekenlerden örnek olarak; 2019 yılında “Yalnız Kadınlarım”ın iPhone ile çekilen ilk klip olmasını söyleyebiliriz. Alternatif Pop/R&B ve Rock soundlu sahnesi ile birçok festivalde de yer alan Ezgi Yelen’i biraz daha yakından tanımak ve tanıtmak istedim.

İyi okumalar dilerim.

Ezgi Yelen ile Müziği ve Müzik Planları Üzerine
Ezgi Yelen ile Müziği ve Müzik Planları Üzerine

Müziğin mutfağından bir geçmişiniz var. Ki benim dönemim olan 90larda neredeyse tüm solistler; vokalist ya da enstrümanist geçmişten sahneyi deneyimleyerek kendi solo kariyerlerine ulaşırdı. Günümüzde bu çok kalmadı sanki. O yüzden müzik geçmişinizdeki vokalistdeneyiminizi önemsedim. Artık kendi şarkılarını söyleyen solist Ezgi Yelen, Levent Yüksel ve Emre Aydın vokalistliği dönemlerinden neler öğrendi?

Çok teşekkürler öncelikle 🙂 Vokalist olmayı çok isteyerek bu işe girdim. Back vokal yapmaktan oldum olası farklı bir haz alıyorum. O dönem kendi gruplarımla İzmir’de sahne alıyordum zaten ama bir üst seviyeye bu şekilde geçmek istedim, her şeyden önce tam bir okuldu diyebilirim. Üniversitede müzik yerine Fransızca’yı seçmiştim böylece bir nevi okulunu da okumuş oldum. Turneler, büyük sahneler hepsi güzel heyecanlar ve süper deneyimler. Yaklaşık 5 yıl kadar sürdü bu yolculuk sonra kendi yoluma başlamak istedim. Aslında bu zamandan bakınca uzun bir yol seçmişim, sizin de dediğiniz gibi 90’larda bu deneyimler kariyere hızla basamak atlatırdı ama artık öyle değil. Aynı dönem vokalist olan bütün meslektaşlarım kendi mücadelesini verdi sektörde. “En iyi yol yine kendi yolun” cümlesinin altı çizilmiş oldu bende de.

Deneyimden bahsetmişken, sizce müzik ve hatta daha geniş perspektifte sanatın her alanında usta-çırak ilişkisi gerekli mi? Kazandırdıkları yanında kaybettirdiği de oluyor mudur?

Bence o dönem geride kaldı, artık hem zaman çok hızlı hem de insanlar daha bireysel başarılara odaklandı. Bu kalabalık kataloğun içinde sadece bir ustadan el almak da yeterli değil günümüz için. Top-talent olup büyük kitlelere kavuşmak için kendi otantik dokunu çok iyi ön plana çıkarıp servis etmeyi çözmüş olmak gerekiyor gibi bir sonuca vardım kendimce. Usta-çırak yolunu seçmenin kaybettirecek bir şeyi yoktur bence ama buna ayrılan süreye dikkat etmek lazım. Bir diğer başarılı bulduğum formülde güçlerini ve vizyonlarını birleştirip çıraklık dönemini hızlıca ustalığa çeviren ve iyi besteye odaklanan 2-3 kişilik ekip müziği yapmak.

Alternatif Pop olarak değerlendirebileceğimiz müzik tarzınızla kariyerinizde iki EP ve dört single bulunuyor. Single çalışmalarınızın ikisi bu senenin başından bu yana yayımlanmış: Beni Yakma” ve Bedeli Başka”. 2024 sanki daha aktif başlamış, böyle devam edecek mi? Yakın dönemde kariyerinizle ilgili planlarınız nelerdir?

2023 yılı da çok aktif başlamıştı aslında ama o EP (Son Dans) ne yazık ki 6 Şubat deprem felaketine denk geldi. Ben de tüm ülkemiz gibi uzun süre kendime gelemedim ve çok uzun bir süre müziğe geri dönemedim. Umarım bu sene hepimiz için bir şeylerin çok daha iyi gitti bir yıl olur, ben de bol bol şarkı yayınlamayı planlıyorum. Önümdeki takvim oldukça yoğun. Hem ilk albümümü bitirmeye çalışıyorum hem de bir elektronik projem var bu yaza yetiştirmek istediğim.

Yeni albüm projeniz ile ilgili olarak; günümüzde single savaşları arasında albüm çıkaran müzisyen sayısı azaldı. Sizce günümüzde albüm’ çıkarmak gereklilik mi, cesaret mi?

Bence uzun yıllar single ve EP yayınladıktan sonra bir albüm gerekli çünkü beni henüz keşfetmemiş insanların önüne iyi hazırlanılmış bir albüm çıktığında beni tanıması daha kolay olacaktır ve kurduğumuz bağ da daha sağlam olacaktır diye düşünüyorum. Dinlenmelere ve sayılara çoğu müzisyen arkadaşım gibi ben de çok takılıyorum ve bu bir risk aslında ama kendi kariyerime bir albümü hep hedeflemiştim ve bunu gerçekleştirmenin zamanı artık geldi sanırım.

Samsung, DoRe Müzik gibi güçlü markalarla iş birlikleriniz olmuş, biraz bahsedebilir misiniz bu çalışmaların içeriklerinden..?

Tabii, marka iş birliklerim aslında Apple ile başladı. Türkiye’de cep telefonu ile çekilmiş ilk klibe imza atmıştık 2019’da ve bunu tamamen kendi olanaklarımızla hiçbir sponsorluk almadan yapmıştık dolayısıyla bu insanlara çok güzel geçti. “Elinizdeki imkanlarla klip çekebilirsiniz” mesajını vermek istemiştik. Bu formül başarılı olunca Samsung’la da bu kliplere devam ettik. Yine ekipmansız, prodüksiyonsuz işlerdi, yaparken çok büyük keyif aldım. Pandemi süreci malum hepimiz için çok zorlu geçmişti ve bir şeyler üretmek için alan çok daraldı. Hem kendim motive oldum hem de ortaya “yapılabilir” şeyler çıkarmak istedim. DoRe ile iş birliği de böyleydi. Pandemi sürecinde prodüksiyon öğrendim ve işin ekipman kısmına çok merak saldım. Öğrendiklerimi ve gitar tecrübemi bir video serisi ile aktarmaya çalışmıştık.

Bağımsız yayımladığınız şarkılarınız da var, önemli müzik yapım şirketlerinin de birkaçıyla çalışmışsınız. Bağımsız ile bir yapım şirketi altında şarkılarınızı yayımlamak arasında ne gibi avantaj ve dezavantajlar var sizce?

Bağımsız şarkı yayınladığım dönem 2019’a denk geliyor. Bağımsız müziğin altın çağıydı bence. Sonra yine plak şirketleri kendi rolünü buldu dijital stream dünyasında ve ben de dahil olmak üzere çoğu bağımsız müzisyen yine plak şirketleriyle çalışmak durumunda kaldığımız oldu. Hepsi değil tabii ki ama yayın imkânı benim gibi çok sık şarkı çıkarmaya el vermeyen bağımsız sanatçılar diyebilirim. Çünkü günümüzde artık aylık dinleyici sayınızın belli bir rakamın altına düşmemesi için neredeyse 45 günde bir şarkı yayınlamak gerekiyor. 2019’dan bu yana bu sıklıkla şarkı yayınlayabilen müzisyenler çok başarılı oldular. Dediğim gibi bunlar hep imkanlarla alakalı. Benim için bağımsız olarak bu sıklıkla şarkı yayınlamak ne yazık ki imkânsız. Bu aslında epeyce uzun bir konu. Listelere girmek, şarkının tanıtımını yapmak o kadar zorlaştı ki, bağımsız şarkı yayınlamak belli bir kitleye ulaşmış müzisyenler için bence güzel bir özgürlük ama henüz orda değilseniz pek bir avantajı kalmadı sanırım. Diğer yandan plak şirketi ile de çalışsanız her şeyi yine kendiniz yapmanız gerekiyor özellikle tanıtım kısmını. Kocaman bir denklem aslında.

Şarkınıza dönecek olursam; Bedeli Başka” için seslendirdiğiniz en melankolik nakarat yorumunuz bulunuyor. Şarkının hikayesini sizden dinleyebilir miyiz?

Bedeli Başka” prodüktörüm Eren Erdolun bir bestesiydi ve demoyu benimle paylaştığında direkt aklımda bir hikaye canlandı, sözlerini biraz zamana yayarak tam olarak istediğim nakaratı yazmaya çalıştım. Beste olarak çok melankolik tınlasa da bende hep pozitif hisler uyandırdı. Aklımda uzun süredir bizzat yaşadığım bir duyguyu şarkıya dökmek vardı. “Özel biriyle uyanmanın verdiği sarhoşluk”, buna teslim olma hali ve akışta kendi yolunu bulabilen bir aşkı şarkıya dökmek istedim. Bu kontrast şarkıya çok yakıştı diye hissediyorum. Yaşanmış bir hikâye diyebiliriz 🙂 Bir de uzun zamandır olmadığım kadar mutluyum özel hayatımda bunu ya yansıtmak istedim sanırım. “En melankolik nakaratım” dememin sebebi benim şarkılarımda daha çok isyan ve pop rock tınılar olur genellikle ama bu diğerlerinden epey farklı oldu.

Alanınız olan alternatif Pop ve hatta Trap Pop tarzında sizin keyifle dinlediğiniz kimler var; başka müzisyenlerle ortak çalışmalar düşünür müsünüz?

Charlotte Cardin ve Post Malone birleşseydi nasıl şarkılar yaparlardı diye düşünüyorum bazen. Sanırım bu sıralar ürettiğim müzikte bunun cevabını kendime veriyor gibiyim. Ek olarak daha melankolik ve bizim kültüre yakın nakaratlar yazmayı seviyorum. Güneş’in müziğini de çok keyifli buluyorum. Onunla bir çalışma yapmayı isterdim.

Söyleşimize katıldığınız için teşekkür ederim; sizin eklemek istediğiniz bir şey var mıdır?

Çok keyifliydi teşekkür ben teşekkür ederim 🙂 takipte olan herkesi konserlerde görmeyi umuyorum diyerek bitireyim, sevgiler.


Ezgi Yelen

Instagram | Spotify | Apple Music

Beyza Cumbul, On Air Music Co.'da projelendirmeci, müzik ve yaşam yazarı, röportajcı.