Elif Şakar, kısa sürede ikinci baskısına ulaşan ilk romanı Herkes Çıplak kitabı üzerine sorularımızı yanıtladı.
Elif Şakar ‘Herkes Çıplak’ adlı romanında okurlarına kadınların ve erkeklerin var olma mücadelelerini kendi üslubuyla bir kez daha anlatıyor. Bunu Nazlı karakteri üzerinden yaparak okuru olaylara dahil ediyor.
Keyifli okumalar…
Yazar kimliğinizin yanında radyo ve tv programcısı, yarış pilotu, girişimci ve müzisyen olarak çok fazla kimliğiniz var. Okurlarımıza kendinizi tanıtır mısınız? Kitap yazmak bunca rolün arasında nerede, nasıl doğdu?
Hep çok iyi bir okuyucu oldum. Elektrikler keslince mum ışığında kitap okuyan bir çocuktum ilkokulda.
Lisede arkadaşlarımla okul dergisini çıkartmaya başlayınca yazarlıkla tanıştım. Üniversitedeyken dergilere kısa deneme yazıları yazmaya başladım. Kurmacanın büyüsüyle tanışıp kurgu bir roman yazmaya cesaret etmem edebiyatın önemli isimlerinden kurgunun matematiğini öğrenmemle gerçekleşti. Çok yönlü olmak benim kendimi var etme biçimim. Yaşama sevincimi müthiş besliyor. Gözlemci tarafımı kuvvetlendiriyor. Şanslıyım ki tüm bu rollerin hakkını verirken bana destek olan bir ailem var.
Herkes Çıplak konusu ile kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. Bize kitabınızdan bahseder misiniz? Okuyucuyu neler bekliyor?
Kurmacanın bence en sihirli tarafı onu yansıtış şekliniz. Başlarken en önemli kararım şuydu:
“Kendini inandıramayacağın hikayeyi anlatma, okumayacağın kitabı yazma!” Okuyucu olarak bir kitaba başladığım zaman olay örgüsü, beni öykünün içine almazsa, akmazsa yazarı çok ünlü bile olsa devam etme eziyetini kendime yaşatmam. Hatta bir yılda bitirdiğim romanı bazı ögeleri beğenmediğim için baştan yazdım. Herkes Çıplak romanının son halini alması iki yıl sürdü.
Okuyucuyu pek çok sürprizin beklediğini keyifle söyleyebilirim!!!
Herkes Çıplak adlı kitabınızda Nazlı karakteri üzerinden özellikle “kadınların” var olma mücadelesini okuyoruz. Nazlı o kadınlardan sadece biri. Bize Nazlı’dan bahseder misiniz?
Aslında Nazlı bir sembol. Ben sadece kadınların değil romandaki erkek karakterlerin de var olma mücadelesini anlatmak istedim. Nazlı yaşamı boyunca kendi isteklerini gerçekleştirememiş sevgi körlüğü ile öz saygısını besleyememiş, hayatının iplerini başkalarına teslim etmiş bir kadın.
İlk kitabınızda kadın olmak, kimlik ve var olmak meselesinin üzerine yazmak nasıl bir istekten doğdu? Neden ilk romanınızın konusu var olmak üzerine?
Kadın olmaktan çok var olma sancısını işledim. Bunu anlatırken hem kadın hem erkek bakış açısını yansıtarak anlatmayı seçtim. Kısacık bir sürede insanın yaşamında nasıl hızlı değişimler yaratabileceğini göstermekti arzum. İçine sıkışılan kimliklerin sertleşmiş kabuklarının çatlayabileceğini vurgulamak istedim.
Yaşam süremizce birçok maske takmak zorunda kalıyoruz. Gereğinden fazla roller üstlenip gereğinden fazla sorumluluklar alıyoruz? Hatta hissetmediğimiz bir kimliğe bürünerek birgün yaşamımız bitiveriyor. Bunları soruya dökmek dâhi zor iken hayatın ta içinden, politik bir meseleyi kaleme almak ne hissettirdi?
Bu benim kendimle mücadele şeklim aslında. Kendime meydan okudum. İlk roman için zor bir meseleyi kaleme almak istedim. Biz bu coğrafyada ailemize, topluma rağmen var olmaya çalışırız. Klişelerin süzgecinden geçemeden bir gün yaşamımız bitiverir. İçine sıkıştığımız kimlikleri anlatmak derin bir mesele. Hem kişisel hem toplumsal bir yarayı kaşımak biraz da kanatmak gibi tam da bu yüzden zora soyunmak beni çok heyecanlandırdı.
Herkes Çıplak ilk kitabınız ve kısa sürede ikinci baskısını yaptı. Bu dönüşü bekliyor muydunuz? Nasıl hissediyorsunuz? Okurlar size ulaşmaya başladı mı?
İnanılmaz bir emek verdim. Çok mutluyum. Samimiyetimin okuyucuya geçtiğini yorumlardan anlıyorum.
Hakkınızda okumalar yaparken üretmeden duramayan tarafınız nedeniyle bir sonraki romanınız için şimdiden düşünceler oluşmaya, belki taslaklar hazırlanmaya başlanmıştır diye düşündüm. Sırada ne var? Projeleriniz nedir?
Yeni romanıma başladım ama yaklaşık iki aydır tekrar başına oturamadım ilkinin derinlik sarhoşluğu üstümde. Biraz da demlenmeyi bekliyorum nasılsa vakit gelince kalem çağırır.
En kısa zamanda okuyacağım..Kadınları üzerine yazılan her söz kıymetli