Yulia Alizade genelde sunduğu manifestosunu “Benim için tuval veya film olsun yeter. İnsanları duygularla, hislerle ve kendi dünyasıyla tanıştırmak istiyorum” sözleriyle açıklıyor. Sanatçı eserlerine bu algıyı sunarak dünyayı sanatı ile aydınlatıyor.
Sanatsal filmleri yöneterek, sosyal amaçlı projeleri hayata geçirerek, sanatçılara eğitim programları fırsatları sunarak, Türkiye’ye büyük katkı sağlayıp kültür hayatında son birkaç yılda önemli unsurlara yer veren sanatçı; dünyada kadın, psikoloji, insanları etkileyen olaylar, doğa konuları gibi, insanları insan yapan kesitleri eserlerine objektif bakış açısı ile yansıtmaktadır.
Bu sene Yulia Alizade, bambaşka serileri ile sanat severlerin karşısına çıkıyor. Yurt dışında sergi yaptıktan sonra, kasım ayında Mimar Sinan’a inşa ettirilmiş Ortaköy Meydanında yer alan Hüsrev Kethüda Hamamı’nda gerçekleştiren ‘Splendid’ isimli sergide yeni eserlerin arasında en dikkat çeken ‘Not Everything Seems Like This’ isimli tablo oldu.
Yulia Alizade – İnternet Adresi | Instagram
Sizce sanat, sanat için mi yoksa seyirci için mi?
Çocukluğumda ailemle müzelere, tiyatrolara, sergilere giderken ressam olmaya karar verdim. Yüzyıllar sonra daha da değerli olmuş eserleri izlemeye alıştım. Yeni bir eserin üstünde çalışmaya başlamadan önce kendime hep sorarım: ‘Bu eser 50 sene, 100 sene sonra değerli olacak mı?’. Benim sanatım gelecek nesillere miras olabilecek modern sanattır. Ben istiyorum ki, şimdiki toplum da çalışmalarıma bakarken içindeki duyguları eserlerinde ortaya çıkarsın.
Ressam olmak için özel eğitim gerekli mi? Yoksa bu tamamıyla yetenek mi gerektiriyor?
Sanat eğitimini Moskova, Londra ve Türkiye’de aldıktan sonra ben hep diyorum: Profesyonel sanatçı için önce doğuştan yetenek (beyin yapısı), sonra başarının %20’si emek ve eğitim, diğer %80’i de şans vs. Yetenekli doğup çalışmayacaksanız yetenekli olmanızın bir faydası olmayacaktır, yeteneğiniz sizi terk edecektir. Eğitimden kastım sadece mesleki bir eğitim değil. Genel kültür ve tecrübeniz de çok önemli. Sanatçı olmak, bir misyondur.
Bunların hepsine yetişebilmek oldukça zor. Her şeyi kendiniz mi yapıyorsunuz?
Benim güzel takımım var: Asistanlarım, editörler, web tasarımcılar. Onlar organizasyon konusunda yardımcı oluyorlar. Onlara ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum.
Doktoranızı bitirdikten sonra eğitim veriyor musunuz?
Arada eğitim veriyorum, arada da sanatçılar için reklam, PR, markalaşma gibi konularda danışmanlık yapıyorum. Çünkü ilerlemek isteyen sanatçı meslektaşlarımla, bilgilerimi paylaşmak istiyorum. Bunu sanatın iyileştiren ve bütünleştiren gücü olarak görüyorum.
2019 yılında “Deniz Kenarında” tablonuzu İstanbul’da özel serginizde sergiledikten sonra 2022 yılında “Dünya’da Kadın” projesi dünyaya çıktı? Bu projenin temel amacı neydi, Yulia Hanım?
Yaşadığımız dönemde kadınlar ülkelerinde kendi hakları için mücadele ediyor. Bazı yerlerde bu mücadele başarılı olmuş ve bazı yerlerde de başarılı olma yolunda ilerliyor. Ayrıca geçmişe bakarsak yeni hayatı başlatma gücüne sahip olurken kadın, insanların temel haklarını almak için hala bir şekilde çabalıyor. Bu durum aslında çok ilginç. Sanırım kadınlara, kendi güçlerini ve karakterlerini biraz daha inandırmaya çalıştım. ‘Erkek baştır, kadın boyundur’ diyorlar, dolayısıyla boynumuzun nereye çevrildiğine dikkat çekmek istedim.
Hepimizin merak ettiği ‘Not Everything Seems Like This’ isimli yeni tablonuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
‘Not Everything Seems Like This’ adlı tabloyu İstanbullu olduğum için ilk kez şehrimizde göstermek istiyordum. Bu, gerçekte oldukça büyük bir tablo, insanın kaderi ve hedeflerine ulaşması konusunda düşündüreceğini umut ediyorum.
Geçen sene kişisel sergi “Liberta” ardından ülkeye büyük katkı gösteren bağımsız kadın ressam olarak teşekkür ödülü aldınız. Yakın zamandaki projelerinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Önümüzdeki sene sergilere daha çok katılmayı düşünüyorum. Atölyemde göstermek istediğim tablolarım var. Güncel haberleri ve gerçekleşecek sergiler hakkındaki anonsları web sitemizde paylaşıyoruz.
Sergiler sanatsal gelişiminizde faydalı oluyor mu?
Her profesyonel sanatçı gibi görülmek istiyoruz tabii ki. Sergiler ve fuarlar, bunun için güzel bir fırsat. Çoğu zaman yağlı boya kullanıyorum, ama son zamanlarda gouache tekniklerini uyguladım. Bunun için sergileri gezerken ilham buldum.
Yakın zamanda katılım sağlayacağınız herhangi bir sergi var mı?
3 Aralık 2022 Cumartesi günü, Kadıköy’de ‘Luna Grande Café&Gallery”de açılacak olan ‘Paradoks’ sergisine ‘OWN WORLD’, ‘GIRASOLE’ ve ‘AFRICA(KADIN) isimli üç yeni eserimle katılıyorum.