Sosyolojik ve Felsefik Bir Seyir: Cafe Müller

27. İstanbul Tiyatro Festivali: Cafe Müller

Pina!

Duyduğumuz anda tüylerimiz diken diken oluyor. İzleyen herkeste farklı duygular uyandıran bu oyun hepimizin içinde bir burukluk bırakıyor. Tiyatro sahnesinin sadeliği, kullanılan müzikler ve gösterilen performans ile Cafe Müller hem sosyolojik hem felsefik bir seyir zevki sağlıyor.

PINA BAUSCH: CAFÉ MÜLLER
PINA BAUSCH: CAFÉ MÜLLER

Sahnedeki 6 oyuncu izleyiciye için birçok farklı anlamı ifade ediyor. Gözleri kapalı sağa sola hareket eden kadının önünden çarpmaması için sandalyeleri sağa sola iten adam. Sahnede sürekli koşturup hiçbir şeye müdahale edemeyen pembe peruklu kadın… Birbirine sıkı sıkı bağlanmaya çalışsalar da sürekli dışarıdan bir müdahaleye maruz kalan çift. Bu müdahaleyi yapan kişi ve bir köşede öylece uyurgezer hareket etmeye çalışan kadın…

Tüm bu koreografi ile Cafe Müller her köşede farklı bir hissi uyandırıyor izleyicinin içinde. Hangi anlamı çıkarmak istersek onu çıkarabiliyoruz aslında Pina’nın bu harika eserinden Gözleri kapalı dans eden kadının çarpıp düşürdüğü sandalyeleri kaldırıp, düzelten adamda kendiliğini görüyoruz aslında veya hiç kimseye çarpmadan, öylece sıyrılıp hayatta kalışını, ses çıkarmayışını… Gözleri kapalı kadınla hiç konuşmadan sadece görevine odaklanmasında kalıyoruz bir süre. Sonrasında dans eden kadın ve adamın bir türlü olduramadıkları, tutunamadıkları ilişkilerine tanık oluyoruz ve aslında dışarıdan gelen müdahale ile daha da çok bozulan iletişimleri ve asla bir arada tutamadıkları bedenleriyle baş başa kalıyoruz.

Café Müller
Café Müller

Cafe Müller izlerken aynı anda yorumlama ihtiyacını sonuna kadar hissettiğimiz bir tiyatro şüphesiz. Cafe müşterilerinin duygularının asılı kaldığı o küçük yerde bizler de onların duygularıyla baş başa kalıyoruz ve bu his oturduğumuz koltuklarda bizleri de yalnız ve mıhlanmış hissettiriyor. Tüm ilişkilerin, duyguların ve durumların zihnimizden geçtiği aynı zamanda yer değiştirdiği bu harika eser bizlere farklı dünyaları anlamanın kapısını da aralıyor ve hepimizi o kapıdan içeriye alarak uzun süre yanında tutuyor.

Şevval Akbulut, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyoloji bölümünden 2023 yılında mezun olmuştur. İstanbul Kültür Sanat Vakfı bünyesinde Satış Operasyonları Asistanlığı yaparak İstanbul içerisindeki birçok kültür sanat etkinliğine katılım sağlamaktadır. Yazarlığa lisede yaratıcı yazarlık atölyesiyle başlamış ve hala hayatının her alanında yazma tutkusunu sürdürmeye çalışmaktadır.