Ulaşılabilir ve Kullanılabilir Sanat Alanı “are” Üzerine Keyifli Bir Söyleşi

are, ulaşılabilir ve kullanılabilir bir ortak sanat alanı olmasıyla; sergiler, kağıt atölyeleri, workshoplar ve seminerlerle öğrenciler, üreticiler, sanatçılar arası diyaloglar kurulmasına alan açan, Antalya’nın genç ve dinamik sanat alanı olarak karşımıza çıkıyor.

are ‘yi yakından tanımak ve sizlerle paylaşmak için aklımda yer etmiş sorularımı ekibe yönelttim.

Değerli vaktini bizlere ayırdığı için are ekibine teşekkür ederim.

Keyifli okumalar.

Ulaşılabilir ve Kullanılabilir Sanat Alanı "are" Üzerine Keyifli Bir Söyleşi
Eser Gündüz / Elif Aydın

are’nin ortaya çıkışından, oluşumun amaçlarından ve kimlerden oluştuğundan bahseder misiniz?

are, sanat merkezinin dışında kalan çoğu şehir gibi Antalya’nın da alternatif alan eksikliğinden filizlenip; insanına, şehre ve şehirden geçenine sınırsız/akışkan ve genç bir sanat alanı sunmak için 2019’da varoldu.

Fiziksel olarak are’nin özellikleri nelerdir? Açık sanat alanı olarak çıktığınız bu yolda; sanatçılara nasıl bir üretim ve kullanım alanı sunuyorsunuz? Sanat ziyaretçisi ve alıcısı bu alandan nasıl yararlanıyor?

Sergi alanı, kitaplığı, çalışma ve atölye alanlarıyla haftanın altı günü ulaşılabiliriz. Bu disiplinler arası formumuzla aktif sergimiz olmayan periyodlarda da her zaman ulaşılabilir ve kullanılabilir olmayı diliyoruz.

are’de neler oluyor?

Sanatçı Ali Şentürk’ün ‘Tarihsel ve Jeolojik Düzeltmeler’ sergisi ile şuanda fiziksel anlamda dördüncü sergimizi gerçekleştiriyoruz. Daha öncesinde sergilediğimiz isimler arasında; Eser Gündüz, Elif Aydın, Burak Ayazoğlu, CINS, Dicle Çiftçi, Recep Serbest, Hasan Özgür Top ve Melike Taşçıoğlu yer alıyor. Sergilerimizin yanı sıra geçtiğimiz yıl boyunca kağıt atölyeleri, workshoplar ve seminerlerle öğrenciler, üreticiler, sanatçılar arası bağlar oluşturuyoruz – ve bu en başından beri are’ın temel hedeflerinden birisi olarak yer alıyor. Alanlar / kurumlar ve bireyler arası diyaloğa teşvik etmek bağlar oluşturmak.

Çağdaş sanatta üretimler yapmak ve bunu Akdeniz bölgemizde sanat alıcısına sunmak, Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerin yanı sırada daha küçük nüfuslu bir şehirde sürdürmek are için sizlere ne ifade ediyor?

Aslında bu bizim için bahsettiğiniz merkez şehirlerde bunu yapıyor olmaktan daha kalbi bir proje. Rekabetten ziyade benimsetme, sevdirme güdüleriyle yolumuza devam ediyoruz. Daha fazla iş birlikleri yapmak, kolektif ruha yönelmek gibi ilişkileri güçlendirici ideallerimiz var. Kar amacı gütmeyen bir kurum olarak bu şekilde büyüyoruz Antalya’da.

Ulaşılabilir ve Kullanılabilir Sanat Alanı "are" Üzerine Keyifli Bir Söyleşi
are açık alan

Bölgenin en zengin sanat kütüphanesinin sizde olduğunu okumuştum. Bu hem sanat öğrencileri hem de sanat meraklıları için Antalya’da önemli bir kütüphane ve arşiv demek. Kütüphaneden kimler yararlanıyor?

Evet, böyle bir hayalle çalışıyorduk are daha var olmadan öncesinden beri, çeşitli kurum ve birey destekleriyle zenginleştirdiğimiz kütüphanemizdeki kaynaklarımız herkese açık. Galeri Nev, Galerist ve Galeri Siyah Beyaz gibi sanat yayınları adına güçlü galerilerin bağışlarıyla bir araya getirdiğimiz kaynaklarımız açık olduğumuz günler ve saatler süresinde merak eden herkesi bekliyor.

Geçtiğimiz aylarda, yerli ve yabancı sanatçılar için; Art Elswhere ortaklığı ile “Dekontrüksiyon: Sanat ve Ekoloji” başlıklı bir tartışma alanı açtınız. Katılım gösteren sanatçılarla ekoloji üzerine bir haftalık bir program gerçekleştirdiniz. Art Elswhere ile veya başka bir oluşumla yeni projeler olacak mı?

Oldukça keyifli ve sorgulama odaklı bir düşünce kampı olarak tanımlıyorduk ‘Dekonstrüksiyon: Sanat ve Ekoloji’ programımızı. Art Elsewhere işbirliği ile bir hafta süresince, her gün zoom üzerinden gerçekleştirdiğimiz tartışmalarımız oldu. Proje dahilinde Aslı Seven, Murat Alat ve Nurbahar Usta ile sanatçılar Alper Aydın, Çağlar Tahiroğlu, Mustafa Boğa, Kerem Ozan Bayraktar, Sibel Horada bir araya geldi. Instagram, IGTV üzerinden halen Art Elsewhere ile aralıklı olarak kayıtlarımızı derleyip paylaşıyoruz. Bu iş birliğimiz proje odaklıydı ve geleceğe dönük bir devamlılığını henüz düşünmüyoruz. Fakat bu projeden evrilip dönüşen bir okuma kulübü planlıyoruz, çok yakında sizlere duyurabilmeyi diliyoruz.

Pandemi halen devam eder iken; üretim-sunum-sanat alıcısı açısından are’nin pandemi sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? are’de her şey yolunda mı?

Pandemi başlangıcında karantina döneminde bağımsız hemen her kurum gibi oldukça bir sıkıntılı bir süreç geçirdik. Bu dönemde ayakta kalabilmek adına fongogo’da bir destek çağrısı başlatıp insanlara ulaştık, ayakta kalabilmek adına desteklerini rica ettik. Stresli bir dönemdi ve gerimizde bırakabildiğimizi umuyoruz. Fakat kar amacı gütmeyen bir kurum olarak tutunabilmek, devamlılığımızı sürdürebilip ayakta kalabilmek sanırız her zaman biraz riskte olacak.

7 Kasım’da açılışını gerçekleştirdiğiniz, Ali Şentürk’ün “Tarihsel ve Jeolojik Düzeltmeler” başlıklı sergisine ev sahipliği yapıyorsunuz. Sergi hakkında neler söylersiniz?

Sergiye de adını veren ‘Tarihsel ve Jeolojik Düzeltmeler’ serisi, Ali Şentürk’ün 2015-2016 yıllarında ürettiği, bütün olarak bir kaygısı, bir konusu ve çabası olan bir seri. İlk defa bir bütün olarak bir arada sergilenen işler, sanatçının doğal akışın bir parçası olarak değişen/kırılan taşlara gösterdiği şefkati izleyiciyle buluşturuyor. Murat Alat’ın kaleme aldığı yazıya web sitemizden erişebilirsiniz.

are diğer illerde de sanatsal faaliyetlerde bulunacak mı? Gelecek için projeleriniz neler?

Anadolu Kültür’ün Türkiye’de farklı oluşumları bir araya getirmeyi amaçlayan VAHA projesinin ilk adımı olarak Antalya’da bulunan Kültür Rotaları Derneği ve AKS (Antalya Kültür Sanat) ile yürüttüğümüz, ikinci etabı olacak Diyarbakır’da bulunan bir edebiyat yayınevi ile yapmayı planladığımız, üçüncü etabında ise yurtdışı işbirliği edinmeyi hedeflediğimiz heyecanlı bir sürecin içindeyiz. Aralık’ta 4 kadın sanatçı ile yapacağımız bir grup sergisi ve Mart ayı süresince Mustafa Boğa’nın üretimine ev sahipliği yapacağımız için çok mutluyuz.

Instagram: areprojects/
Web: areprojects.co

1988 doğumlu, Sanat ve Kültür Yönetimi mezunu, sanat ve kültür meraklısı.