Eserleri dünyanın 36 farklı müze koleksiyonunda yer alan Alev Ebüzziya Siesbye, yeni eserlerini Fondation Cartier (Paris) ve Pierre Marie Giraud (Brüksel) sergilerinin ardından bu kez Galeri Nev İstanbul’da sergiliyor. 25 Şubat – 28 Mart 2025 tarihleri arasında gerçekleşecek sergide, sanatçının 2024 yılında ürettiği çoğu beyaz tonlarda çanaklarından oluşan bir seçki yer alıyor. Ebüzziya’nın eşitli ebatlarda ürettiği bu eserler, kendileri gibi sade bir kurguyla izleyiciyle buluşuyor.
Alev Ebüzziya Siesbye‘nin yaklaşık altmış yıldır ürettiği ve onun imzası haline gelen yüksek pişirimli çanaklar, seramik yapımında kullanılan en eski teknik olan sarmal yöntemle ve tahta bir ayak tornasıyla şekillendirilir. Sanatçının her dokunuşunun izini üzerlerinde taşıyan bu çanaklar, çok yüksek ısıda pişirilmeleri dolayısıyla bir kayanın sahip olduğu sertliğe ve sabitliğe sahiptirler. Geniş kıvrımlı gövdelerinin gölgeleri altında yok olan küçük tabanlarıyla uçuyor izlenimi yaratırlar. Keskin ağızları, cidarlarının inceliğini ve sağlamlığını görünür kılar. Bu ağız hafifçe dışarı kıvrılarak çanağın içindeki karanlık boşluğu dışarı açar. Tek renk ile sırlanan çanaklarda, genellikle “havalanmalarına engel olacak” şekilde ağız bölümüne ya da hemen altına yerleştirilen yatay çizgiler dışında süslemeye pek yer verilmez. Boyutlarından bağımsız olarak anıtsal bir varlık gösteren bu yapıtlar, yoğunluk ve hafiflik, sağlamlık ve kırılganlık, kuvvet ve dinginlik gibi karşıtlıklar arasındaki gerginliği ve hassas dengeyi ortaya koyar.
Yeni sergisinde Ebüzziya, seramik malzemeye dair ustalığını sürdürürken, bizleri sadeliğin ve tekrarın içindeki ufak değişimlerin izini sürmeye davet ediyor. İnce ve renkli kenar detaylarıyla hareketlendirilen bu dingin parçaların renk tonları ve farklı ebatlar aracılığıyla hassasiyetle çeşitlendirilmesi, çanakların her birinin kendine özgü dilini ve ritmini bulmasına aracı oluyor. Böylelikle her biçimin kendine ait bir titreşimi, her rengin ise kendine özgü bir rezonansı oluşuyor. Ebüzziya’nın eserleri, doğru çamuru kullanma, mükemmel rengi elde etmek için sır tariflerini ayarlama, eğrileri, gövdeleri ve ağızları inceltme gibi süreçlerin sonucunu yansıtıyor. Tüm bu detaylar, eserleri uyum içinde dengelemeyi amaçlıyor.