Sanatçı Elifko’nun uzun zamandır yoğunlaştığı son dönem çalışmalarından biraraya gelen Mise en place ya da gastronomi dünyasında daha yaygın kullanımı ile “mizanplas” Fransızca bir terimdir ve “her şey yerli yerinde hazır bir şekilde” olması gerektiği anlamına gelir. Buna göre bir şef eğer verimli ve organize bir şekilde yemeğini hazırlayıp, servis etmek istiyorsa her şeyin elinin altında olması gerekir diyebiliriz. Aslında bu terimden yola çıkılarak bu sistematiğin başarılı bir sonuca ulaşması düşünülen her iş için geçerli olacağını da söyleyebiliriz. Bir film yönetmeninin teknik imkanları, senaryosu, oyuncusu vs hazırlığı olmadan istediğini üretemeyeceği gibi, bir ressamın da kendi sanatıyla ilgili malzemeleri, fikri, yeteneği olmadan üretemeyeceği çoğaltımlarını yapabiliriz.
Elifko’nun son dönem işlerinin yer aldığı sergisi, özellikle son yıllarda gastronomi başlığının salt beslenme eyleminin çok ötesine geçen pornografik bir olguya dönüşmesine ciddi bir eleştiri gibidir. Çeşitli şef ve sunum şovları, gastronomi ile ilgili sosyal medya paylaşımları, kişisel önermeler bir bakıma çağın kapitalist yönlendirmeleri olarak gerçeklik ve sanalın içiçe geçtiği alanı hızlıca bir tüketim toplumuna dönüştürmektedir. Bu dönüşüm haliyle imkan ve kaynakları zorladığı gibi her şeyi bir metaya dönüştürerek sıradanlaştırmakta ve değersizleştirmektedir. Sanatçının 2017 yılından beri ürettiği eserlerin devamı niteliğindeki bu çalışmalar artık av olmuş insanların kaçış, kurtuluş, savaş verme gibi hallerin aktarıldığı kuş bakışı sofra görüntülerinin karmaşıklığı arasında insan izlerinin olacağı bir seriye dönüşmektedir. Sanatçı günümüz toplumlarında öne çıkan bireysellik ayrıcalığının aksine birleşmenin nedenlerini sorgulamaktadır.
“Bellum omnium contra omnes – her şeyin herkesle savaşı”…
Thomas Hobbes’un “Homo homini lupus est – İnsan insanın kurdudur” söyleminden ve sanatçının günümüz toplumlarını incelediği iş, ilişkiler, linç kültürü gibi gözlemlerinden elde ettiği bir anlatımla çıkmıştır bu seri. Elifko’nun anlatımıyla; “Herkesin av ve herkesin avcı olduğu bu dünyada, herkesin birbirini yiyip bitirerek tükettiği, ölümün kollarına düşünceye dek korkunç acılar çeken insanların dünyasında gerçek bir büyük telos yoktur aslında.
Günümüz sosyal ve iş ilişkilerinde vahşi hayattaki avlanma ve av olma durumu aynı hislerle devam etmektedir. Resimlerde lezzetli yiyeceklerin yanında av olmuş insan figürleri yer alır. Bizler bu duruma sadece seyirci kalırız. Tıpkı gerçek hayatlarımızdaki gibi.”
Elifko
Kocaeli’de doğdu ve ilk sanat eğitimini Kocaeli Güzel Sanatlar Lisesi’nde aldı. Daha sonra Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden 2011 yılında mezun oldu. Mezuniyetinin ardından bir süre görsel sanatlar eğitimi vererek genç sanatçılara ilham olmaya çalıştı. Aynı zamanda çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde aktif olarak yer aldı. Sanatında modern dünyayı, özellikle sosyal medya etkilerini ve bu etkilerin insan ilişkilerine yansımalarını konu edinen Elifko, bu temalar üzerine özgün seriler üretti. Çalışmalarında kadın figürleri, modern tanrıçalar, uzay gemileri ve devasa objeleri ustalıkla işlerken, karikatürize bir üslubu realist bir dokunuşla birleştirmektedir. Elifko’nun resimlerinde izleyiciyi büyüleyen bir denge görülür; hem gerçekçi hem de eğlenceli, bazen abartılı formlar kullanarak güçlü anlatılar oluşturur. Özellikle yağlıboya tekniğindeki ustalığı, çalışmalarına derinlik ve yoğunluk katar. Şu anda İstanbul’daki kişisel atölyesinde sanat kariyerine devam eden Elifko, kadınlık, toplumsal rolleri ve çağdaş yaşamın ikonik unsurlarını sorgulayan çalışmalara imza atmaktadır. Sanatında kadın figürlerini tabakta sunulan yiyecekler ya da modern ikonlar gibi ele alarak izleyiciyi alışılmışın dışındaki bakış açılarına davet eder.
MISE EN PLACE
Küratör: Erkan Doğanay
06 Kasım 2024 / 12 Ocak 2025
Roome Art Gallery, Fethiye, Muğla