Hikayeler üzerinden düşünmeyi seven biriyim. Yaşadığım olayları, tanıdığım kişileri genelde ablam Su Alara Acerol ile yaptığım konuşmalarda veya yürüyüşlerimde gözümün önünde canlanan sahneler şeklinde tekrar kurgularım. Hayatımı sürekli hayal kurarak yaşıyorum diyebilirim. Nihayetinde gözümde canlanan bu sahneleri uzun süren bir eskiz ve araştırma sürecinden sonra resimlere dönüştürüyorum. Bu sahnelerin estetik ve görsel zenginlik seviyelerini optimize edebilmek için sıklıkla müze ve doğa gezilerine çıkıyorum. Müzelerde ve açık havada gördüğüm enteresan objelerin eskizlerini alarak görsel kütüphanemi zenginleştiriyorum. Bu çok eğlenceli olduğu kadar yorucu bir süreç. Nihayetinde orjinal bir resim yapmak için baktığını çizip ona yorum getirebilmek şart!
Arketiplerin imge dilini günlük yaşamın heyecanı ile tatlandırıp enerjik kompozisyonlar kurguluyorum. Amacım resimlerimin zamansız olması. Sanat tarihinden büyük ustaların eserlerinde de karşılaştığımız gibi İllüstratif elementlerden sıkça faydalanıyorum. Bundan dolayı resimlerim bazen illüstrasyon olarak sınıflandırılmaya çalışılıyor ama saf illüstrasyonun ötesinde bir teknik ve içerikle işlenmiş yapıtlar ortaya koyuyorum. Hikaye anlatımına en uygun yöntemlerden biri olan desenci bir tavrım var. Bunu doygun renk karşıtlıklarıyla süslenmiş bir paletle destekliyorum. Elde etmek istediğim teknik kapasiteye en uygun malzemeyi bulmak için pek çok araştırma yapmam gerekti. Nihayetinde su bazlı malzemelerin benim sabırsız ve detaycı yapıma en uygun medyum olduğuna karar verdim. Günlük gezilerimde yanımda taşıdığım eskiz defterime gözlemlediğim kişileri ve durumları çizerek not alıyorum. Halisünasyon tadında gözümde canlandığından bahsettiğim sahneleri insanlara anlaşılır hale getirmek için izleyiciye hayattan somut referanslar sunmanın önemli olduğunu düşünüyorum.
Instagram: deniz_acerol