Dijital oyunlara karşı değilim. Sahne ve seyirci tarafından aynı atmosferi ve duyguyu vermese de sahnelenen oyunlardan geri kalmamak için kurtarıcı olması iyi geliyor. Yine de tiyatroya giderek izlediğim oyunları tercih etmekle beraber son zamanlarda dijital galalara katılarak da oyunları izliyorum. Keyifsiz diyemem. Oyunları dijitale taşıyan teknik ekip duyguları yüz ifadesinde yakalamayı becerdiği müddetçe… Aynı zamanda bu seyirci tarafında da düşük bütceli.
Cuma akşamı Koma Sahnesinin yeni oyunu olan Merhamet‘in dijital galasına katıldım.
Merhamet bir tiyatro filmi, August Strindberg’den “Matmazel Julie” uyarlaması. 3 perde, 3 kişilik. Ilgın Sönmez’in proje ve metin tasarımını, yönetmenliğini üstlendiği Merhamet oyunu, kadın ve erkek arasında, erkek tarafın yarattığı travmaların kadının ruhunu nasıl biçimlendirdiği üzerine kurulu. Sahnede Pervin Bağdat, Burcu Halacoğlu ve Ferhat Polat var.
Video geçişli sahneleriyle alternatif drama. Biraz kırıcı… Biraz gerici… Birleştirici ve duygusal tarafa dokunur türden.
Oyun hakkında açık vermeyeceğim. Bu sezon önerilerim arasında. Ancak tadımlık bazı şeyleri paylaşmak isterim; Oyuncuların dekorun kurulu parçası olan aynalarla oynaması ve video sahneleri oyunda derinlik yaratmış. Arada izlediğimiz video görüntüleriyle yaratılan sahne uyumu oyunun havasını alevlendirmiş. Kimi zaman deniz kıyısına konumlanmış ve bütünü anlatan bedenler, kimi zaman kayalara tünemiş bedenler… Oyunculuklar keyifli. İstediğim duyguyu aldım.
Oyun süresince de şu sorular aklıma geldi:
- Özümüz ne?
- Aşk oyun mu?
- Sevgiden yorulur mu insan?
- Yalnız kalmamak için nelere katlanıyoruz?
- Bildiklerine katlanabilir mi insan?
Bitmese miydi acaba? Gidin görün veya pikeniz altında, sıcak içeceğiniz ile (önerim: şarap) ayaklarınızı uzatıp izleyin.
Merhamet, 25 Şubat / 13 Mart / 27 Mart saat 21:00‘de tekrar izleyiciyle buluşacak.
Merhamet oyun biletine komasahnesi.com ve jetgişe üzerinden ulaşabilirsiniz