Türkiye’nin ilk Queer – Fantastik – Bilimkurgu roman serisi okurlarla buluştu.
Serinin ilk kitabı Diğer Evrenin Senaristi hikayesi bu dünyaya ait olmayan bütün güzellikleri içinde barındıran ve yaşayanlarının mutluluk ve huzur içinde geçindiği Netta ülkesinde geçiyor. Ana iki karakteri olan kitap iki üniversite öğrencisinin (Veera ve Eeva) birbirlerine duydukları ilgi ve sonrasında gelişen aşk hikayesini konu alıyor. Çoğu noktada bu dünya ilişkileriyle örtüşen bir ilişki olsa da iki kadın arasında geçiyor olması bazı okuyucularda ütopik ortamı yaratmaya yeterli olabilir. Yazar bu romanda insanların hayatında az insan öz insan ilkesini benimsemiş olduğunu da belirtmek gerek ki bu durum bence romanda sade ve belki de özlenen bir hava yaratıyor.
Şöyle ki, iki genç üniversiteli okul bahçesinde birbirlerini görürler. Biri daha sosyal , konuşkan, dans tutkunu Eeva; biri motorsiklet kullanan ve biraz daha içe dönük yaşayan senarist Veera.
Birbirlerinden etkilenen bu iki hoş kadın arasındaki ilişki öylesine hayali bir havada ama birçok kişinin yaşamak istediği duygu ve havada geçiyor ki okurken imrenmemek elde değil: Ormanlık alanda bir ev, yeşil, ağaçlar arasında bir göl, iki köpek, bir kedi, oksijen, birbirine duyulan saygılı bir aşk, birbirlerine bakarken bile özleşen iki insan, kimsenin kimseyi yargılamadığı ve yadırgamadığı bir dünya, hoşgörü,savaşsız ve kötülüksüz bir dünya… Ancak elbette bu hayatta da karşı konulamaz hastalıklar ve ölüm var.
İkinci kitap, Diğer Evrendeki Kadın kitabında ise, Veera ve Eeva’nın ilişkilerinde ki üzüntü ve kederin ardından yaşananları yine ütopya ülkesi Netta ve bu sefer neo-futurist ve ütopik dünyaya karşı, distopik, gri, savaş, homofobi, kötülüğün kol gezdiği, betonlaşmanın sonuna kadar yaşandığı, çıkar savaşlarının olduğu, aşkın kalıplaştırıldığı günümüz evrenini dünyasını konu alıyor.
Veera’nın kaybettiği aşkı Eeva’dan sonra çıktığı yolculuk dönüşü başlayan yeni hayatı, iki dünya arası zıtlıkları, iki aşkın alevini, etraflarında ki insanların sevdikleri Veera için neleri feda edebileceklerini okurken sizlerde bu dünyayı daha çok sorgulayacak ve belki de kendi ütopyanızı kurmak isteyeceksiniz.
Yazar Şeyda Aydın okuyucuları için önceden şöyle bir paylaşımda bulunuyor:
‘Eğer homofobik biriyseniz, şuanda elinizde tuttuğunuz kitabı, lütfen aldığınız yere yavaşça geri bırakın veya bunun yerine tüm olumsuz düşüncelerinizi bir kenara bırakıp önyargılarınızdan arınarak okumayı deneyin, ha gayret yapabilirsiniz’
Sizler homoseksüel olmayabilir ya da heteroseksüel olabilirsiniz. Ancak sanatı edebiyatı kalıba sokmadan önyargısız sanatı kucaklayabilirsiniz. Bu kitaplar için eşcinsel olmaya gerek yok.
Son olarak, ‘Bu dünya, belki başka bir gezegenin cehennemidir’ Aldous Huxley.
Ig: digerevrendekikadin