Romeo ve Juliet Ressam:Francesco Hayez
Romeo ve Juliet Ressam:Francesco Hayez

Romeo ve Juliet Oyunundan En Güzel Sözler / Replikler

16 Ocak 2024

Romeo ve Juliet[a] (İngilizce özgün adı: The Most Excellent and Lamentable Tragedy of Romeo and Juliet), İngiliz oyun yazarı William Shakespeare tarafından yazılmış bir oyundur. İngiliz edebiyatının klasiklerinden biri olan eser, yazarın en iyi bilinen oyunlarından birisidir. 1591-1596 arasında yazıldığı düşünülür. Dünya edebiyatlarında klasik bir konu olan iki düşman ailenin birbirini seven gençlerinin aşk macerasını işler. Eser, ilk kez 1594 yılında sahnelenmiş; defalarca operaya, baleye ve sinemaya uyarlanmıştır.

Hikâyenin kaynağı, İngiliz şair Arthur Brooke’in 1562’de yayımlanan Romeus ve Juliet’in Trajik Öyküsü adlı uzun şiirine dayandırılır. Sheakespeare hikâyeyi eklediği pek çok yardımcı karakterle geliştirmiş; konunun işlenişi ve üslubu onu özgün bir eser hâline getirmiştir.(Romeo ile Juliet olarak da geçer.) İngiliz oyun yazarı William Shakespeare tarafından yazılmış bir oyundur.

Romeo ve Juliet Ressam:Francesco Hayez
Romeo ve Juliet
Ressam: Francesco Hayez

  • Nasıl ayırdederim bir bakışta
    Seveni sevmeyenden?
    Külahından, tozlu çarıklarından,
    Elindeki değnekten.
    Öldü, güzel sultanım çoktan öldü.
    Öldü, gömüldü bile.
    Başında yemyeşil otlar büyüdü,
    Taşı dikildi bile.
    Ne olur dinleyin!
    Ak kefenler giyindi kardan beyaz,
    Sarıldı çiçeklere.
    Arar arar sevdiğini bulamaz,
    Ağlayanlar içinde.
  • Savaşır gözlerimle gönlüm öldüresiye senin güzelliğinin ganimeti yüzünden; gözüm kovar gönlümü seni görmesin diye, gönlüm ister gözüme pay vermemek yüzünden.
  • Asaletim sadece aşkının tapınağına girdiğimde olacak içimde. Bir gün yıkılırsa bedenim başka ülkelerin çamurlu evlerinde: Bil ki bütün denizleri ayaklarına dökeceğim.
  • Kölen olmuşum senin, elden başka ne gelir, el pençe divanım ben arzuna, buyruğuna; geçirdiğim saatler baştan başa bir hiçtir, sen istemezsen eğer hizmetlerim boşuna.
  • Şemsiyeyi açtım rüzgar çıktı .

Perde I

  • Kızmak, yerinde duramamaktır; yiğitlik ise durup, dayanmaktır; demek ki sen, kızdın mı tüyeceksin.
    • Gregory, sahne I (Sampson’a)
  • Senin için değil senin yüzünden endişeliyim.
    • Gregory, sahne I
  • Ah, görünüşte öyle nazik olan aşk nasıl da zalim ve hoyrat oluyor denenince.
    • Benvolio, sahne I
  • İç çekişlerin buğusuyla yükselen bir dumandır sevgi. Duman dağılınca tutuşan bir ateş olur sevenlerin gözünde; keder indi mi bir kez, sevenlerin gözyaşıyla beslenen bir deniz oluverir. Başka nedir ki o? En akıllı bir cinnet, soluk kesen bir zehir, kurtarıcı bir tatlılık.
    • Romeo, sahne I
  • Ve iffetten bir zırh ile korunup silahlandığından, etkilenmiyor aşkın çocukça oklarından. Yılmıyor sevgi sözleriyle kuşatılmaktan, saldırgan gözlerin bakışlarından yok hiç çekinmesi, ermişleri baştan çıkaran bir kucak altına yumuyor gözlerini. Güzellikte zengin, ama yoksul da sayılır, çünkü bir kez öldü mü gidecek varı yoğu, güzelliğiyle birlikte.
    • Romeo, sahne I
  • Adam sen de, yeni bir ateş söndürür başkasının yaktığını. Yeni bir acıyla hafifler eski bir ağrı. Başın döndü mü öbür yana döndür başını. Başkasının güçsüzlüğüyle iyileşir umutsuz keder. Gözlerine yeni bir zehir bul ki, yok etsin ötekinin zehrini.
    • Benvolio, sahne II
  • Düşümde görmediğim bir şereftir evlenmek.
    • Juliet, sahne III
  • Aşk narin bir şey mi ki? Öyle sert, öyle kaba, öyle hoyrat ki o; diken gibi de batar.
    • Romeo, sahne IV
  • Aşk sana hoyrat davranırsa, sen de hoyrat davran ona. Acıtırsa diken gibi, dikeninle sokup yeniver aşkı.
    • Benvolio, sahne IV
  • Siz bizim iyi niyetimize bakın sadece, çünkü erdemimiz bir kez zekamızdaysa beş kez niyetimizdedir.
    • Mercutio, sahne IV
  • Doğru, düşleri anlatıyorum, onlar tembel bir beynin çocuklarıdırlar. Ürünüdürler boş bir hayal gücünün; cevher bakımından hava kadar ince, yelden daha tutarsız. O yel ki, şimdi kuzeyin buz tutmuş bağrını sevip okşarken, az sonra kızıp uzaklaşır oradan. Yüzünü çiğlerin damladığı güneye çevirir.
    • Mercutio, sahne IV
  • Ah, parlak yanmayı öğretiyor meşalelere! Bir Habeşin kulağındaki mücevher gibi asılmış sanki gecenin yanağına. Öyle zengin bir güzellik ki, el sürmeye gelmez, öyle değerli ki fazla gelir yeryüzüne! Şu güzel, akranları arasında nasıl görünüyorsa, öyle görünür ak bir güvercin kargalar arasında. Dans bitince durduğu yeri gözleyeyim, eline değsin de kutsansın kaba elim. Gönlüm hiç sevdi mi şimdiye dek? İnkar edin gözlerim! Çünkü gerçek güzelliği görmedim bu geceye dek.
    • Romeo, sahne V (Juliet’i gördüğü zaman)

Perde II

  • Ah Romeo ! Neden Romeosun sen ? İnkar et babanı, adını yadsı. Eğer yapamazsan yemin et sevdiğine. Ben vazgeçeyim Capulett olmaktan.
    • Juliet, sahne II
  • Aceleyle koşan tökezler.
    • Laurence, sahne III
  • Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. Ölümleri olur zaferleri , öpüşürken yok olan ateşle barut gibi . . .
    • Laurence, sahne VI
  • Seveceksen ölçülü sev ki sevgin uzun sürsün; çok hızlı giden de çok yavaş giden gibi geç varır hedefe.
    • Laurence, sahne VI

Perde III

  • Talihin oyuncağı oldum.
    • Romeo, sahne I
  • Bir katile merhamet etmek doğurur başka katilleri.
    • Prens, sahne I
  • Sevinçler üstü bir sevinç beklemeseydi şimdi beni, acı olurdu böyle çabucak bırakıp gitmek seni..
    • Romeo, sahne III
  • Ey Talih, herkes değişken olduğunu söyler.
    • Juliet, sahne V

Perde V

  • Ölüm yaklaşırken insanlar çoğu kez,
    amma neşeli oluyorlar! Buna
    ölümden önce çakan şimşek derlermiş.
    Ama ben nasıl şimşek diyebilirim buna?
    – Ah sevgilim! Karım benim!
    Nefesinin balını emen ölüm
    güzelliğine el sürememiş daha;
    sen yenilmemişsingüzellik sancağı
    daha kıpkızıl dudaklarında, yanaklarında;
    solgun ölüm bayrağı çekilmemiş.
    -Tybalt, yatıyor musun orada, kanlı kefeninde?
    Gençliğini bölen bu ellerle
    düşmanın gençliğini ikiye biçmekten başka
    ne gibi bir iyilikte bulunabilirim sana?
    Bağışla beni kuzenim!
    Ah sevgili Juliet,
    niçin böyle güzelsin hala? Yoksa inanayım mı
    o el değmeyen ölümün sana gönül verdiğine,
    seni, bu karanlıkta o iğrenç canavarın
    sevgilisi olasın diye sakladığına?
    Bundan korktuğum için yanında duracağım,
    bu karanlık gecenin sarayından
    ayrılmayacağım bir daha; burada, burada kalacağım
    sana hizmetçilik eden böceklerle birlikte;
    ah, burada sonsuzca dinleneceğim,
    şu dünyanın yorduğu bedeni
    kurtaracağım uğursuz yıldızların boyunduruğundan…
    • Romeo, sahne III
  • Ey gözler, son kez bakın!
    Ey kollar son kez kucaklayın!
    Ve siz, ey dudaklar, nefes kapıları,
    hakka uygun bir öpüşle mühürleyin
    aç gözlü lümle yaptığım bu süresiz anlaşmayı!
    Gel acı ilaç, gel ey tatsız kılavuz!
    Ey umutsuz kaptan, deniz tutmuş şuyorguntekneyi
    yalçın kayalara bindiriver artık!
    Sevgilimin şerefine!
    (içer)
    • Romeo, sahne III
  • Ey doğru sözlü eczacı!
    Gerçekten çabuk etkiliyor ilaçların.
    İşte ölüyorum, bir öpücükle…
    (Ölür)
    • Romeo, sahne III

Sanat Okur

Türkiye'nin En Büyük Kültür Sanat Haber Portalı, Sanat Haberleri, Sergi Rehberi, Sanatçı Portfolyoları, Sanat Üzerine Söyleşiler

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Hayallerim, Aşkım ve Sen
Önceki

43. İFF’nin Restore Ettireceği Film Belli Oldu: Hayallerim, Aşkım ve Sen

Mihrî Kitaplık Seris
Sonraki

Mihrî Kitaplık Serisi Raflarda

Kaçırmayın!

Foça Deniz Muharebesi, Abraham Beerstraten 1656

Pera Müzesi’nde Erken Dönem Osmanlı Müziği Konseri

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, “İstanbul ve Müzik” Araştırma Programı (İMAP) kapsamında

Müzisyen, Fotoğrafçı, Yönetmen Erhan Karaca ile söyleşi

Müzik eğitmeni, müzisyen, fotoğrafçı ve yönetmen Erhan Karaca ile yeni