Festival Direktörü Gülper Ergün
Festival Direktörü Gülper Ergün

Urla Gastronomi Film Festivali Üzerine Gülper Ergün ile Söyleşi

3 Nisan 2025

Bu sene ilk kez düzenlenecek olan Uluslararası Urla Gastronomi Film Festivali, 23-24-25 Mayıs 2025 tarihleri arasında gastronomi ve sinemayı bir araya getirmeye hazırlanıyor. İzmir’in Urla ilçesinde gerçekleşecek olan festival, gastronomi ile ilgili farkındalık yaratmayı amaçlıyor.

Festival kapsamında, gastronomi ve sinema atölyeleri ve film gösterimleri katılımcılarla buluşacak. Söyleşiler ve tadım deneyimleri ile festivalin dinamik yapısı katılımcılara yansıtılacak.

İlk kez bu yıl gerçekleşecek olan Urla Gastronomi Film Festivali üzerine merak ettiğimiz soruları festival direktörü Gülper Ergün yanıtladı.

Uluslararası Urla Gastronomi Film Festivali Afiş
Uluslararası Urla Gastronomi Film Festivali Afiş

İlk kez gerçekleşecek Urla Gastronomi Film Festivali gerçekleştirme gayenizden ve misyonunuzdan bahseder misiniz?

Urla Gastronomi Film Festivali, gastronomi ve sinemayı bir araya getiren, buluşturan bir platform. Amacımız, bu iki dünyayı birleştirerek, profesyonelleri bir araya getirmek, bilgi alışverişini teşvik etmek ve Türkiye’nin zengin gastronomi hikayelerini hem yerelde hem de dünya çapında duyurmak. Aynı zamanda kültürel mirasımızı tanıtmak ve gastronomi ile ilgili farkındalık yaratmak istiyoruz.

Urla Gastronomi Film Festivali olarak ilk yılda hangi filmleri ağırlayacaksınız? Festival kapsamında konuşmalar ve atölyeler gibi etkileşim sağlayan etkinlikler görecek miyiz?

Festivalde, gastronomi, sofra kültürü, sürdürülebilirlik ve şef hikayeleri gibi konuları odağına alan filmler izleyeceğiz. Bu süreçte, geniş bir film havuzu oluşturduk ve danışmanlarımızın katkılarıyla seçtiğimiz filmlerle festivale renk katmayı amaçlıyoruz. Ayrıca, belirlediğimiz filmler dışında festivalimize katılacak yabancı yönetmenlerin eserlerini de izleyicilerle buluşturacağız. Yani sadece filmlerle değil, bol sohbetli ve interaktif bir festival deneyimi sunmak istiyoruz. Festival boyunca bir yandan filmler izlerken, bir yandan da atölyelerle bu deneyimi daha derinleştireceğiz!

Urla Gastronomi Film Festivali, kültürel mirasın korunması ve tanıtılması açısından nasıl bir rol oynuyor?

Urla Gastronomi Film Festivali, Türkiye’nin zengin mutfak kültürünü ve yerel lezzetlerini uluslararası alanda tanıtma misyonu taşıyor. Sinemanın güçlü anlatım diliyle gastronomi hikayelerini geniş kitlelere ulaştırarak kültürel mirasımızın nesiller boyu yaşatılmasına katkı sağlamak, çevre, tarım ve sürdürülebilirlik gibi başlıklarda farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda mutfakların sadece lezzet değil, toplumsal ve çevresel bir anlam taşıdığını gösterip, şeflerin ve mutfağın hikayelerinin geleceğe taşınmasını sağlayarak, ilham verici bir miras bırakmayı amaçlıyor.

Gastronomi filmlerinin, izleyicilerin farklı kültürleri ve mutfakları keşfetmelerine nasıl bir olanak sunduğunu düşünüyorsunuz? Bu noktada sinema ile gastronomi ilişkisi üzerine ne söylersiniz?

Gastronomi filmleri, yemekleri sadece bir tat deneyimi olarak değil, bir kültürün, geleneklerin ve duyguların anlatıldığı güçlü bir hikaye olarak sunuyor. Sinema, mutfakların arkasındaki insan hikayelerini ve gelenekleri izleyicilere aktaran etkili bir araç. Bir sofra, sadece yemek değil, o toplumun kültürünü, yaşam tarzını ve değerlerini yansıtır. Bu yüzden gastronomi filmleri, izleyicilere sadece yemekleri değil, bir kültürel yolculuğu da keşfetme fırsatı verir. Sinema, gastronomiyi evrensel bir dil haline getiriyor ve bu sayede izleyiciyi lezzetlerin ötesine taşıyor.

Gastronomi ve sanatın kesişim noktasında yer alan filmler, izleyicilere nasıl bir deneyim sunuyor? Bu iki disiplinin birleşimi ve ilişkisi üzerine ne söylersiniz?

Gastronomi ve sanatın buluştuğu filmler, izleyicilere sadece görsel ve tatsal bir deneyim değil, aynı zamanda duygusal bir yolculuk da sunuyor. Mutfak, aslında bir sanat biçimi ve yemeklerin hazırlanışı, sunumu, hatta arkasındaki kültür bile estetik bir anlatıya dönüşüyor. Bu birleşim, gastronomiyi sadece bir lezzet deneyimi değil, bir hikâye anlatımı olarak sunuyor. Sinema, bu kültürel zenginliği güçlü bir şekilde izleyiciye aktarıyor. Ayrıca günün sonunda bir şef ile bir yönetmenin bir çok ortak yönü var; her ikisi de en iyi anı ve duyguyu yakalamaya çalışırken bir ekibi yönetmek zorundadır. Ve her ikisi de ürettikleriyle izleyicilere ulaşır ve eleştirmenlerin yorumlarına ihtiyaç duyarlar.

Urla Gastronomi Film Festivali için yerel halkla nasıl bir ilişki ve iletişim kuruldu? Bunun yerel tatlar ve kültürel miras ile bağlamı üzerine ne(ler) söylersiniz?

Festivalimizin ilk yılında, başta yerel yönetim olmak üzere Urla’daki gastronomi sektörüyle sıkı bir iletişim kurduk. Urla, gastronomi açısından hem yerel hem de uluslararası anlamda çok önemli bir yer. Bu nedenle, herkese ulaşmaya çalıştık ama bazen gözden kaçanlar olabilir çünkü Urla çok zengin bir gastronomi yelpazesine sahip. Yine de bu süreçte yerel halkla sürekli iletişimde kalarak, lezzetlerin festivalde daha fazla yer almasını sağlamak adına hassas davrandık.

Gastronomi temalı filmler, izleyicilere nasıl bir deneyim sunacak? Bu bağlamda gastronomi ve sanat birleşimindeki kültürel ve sanatsal deneyimi nasıl tanımlarsınız?

Gastronomi temalı filmler, izleyicilere sadece yemekleri değil, bu yemeklerin arkasındaki kültürel bağlamı, duyguları ve gelenekleri keşfetme fırsatı sunuyor. Sinema ile gastronomi birleştiğinde, izleyici hem görsel hem de duygusal bir yolculuğa çıkıyor. Mutfak, bir sanat formu olarak, yemeklerin hazırlanışından sunumuna kadar toplumların değerlerini, geleneklerini anlatıyor. Böylece gastronomiyi, sadece bir tat değil, bir kültür ve hikâye olarak keşfetmiş oluyoruz.

Festival ekibin seçtiği yapımlar, seyircilere gastronomi üzerine hangi yeni perspektifleri sunuyor?

Festival ekibimizin seçtiği filmler, gastronomiyi yalnızca yemekler üzerinden değil, bir kültür ve duygu yolculuğu olarak sunmayı amaçlıyor. Bu yapımlar, izleyicilere yemeklerin arkasındaki gelenekleri, toplumsal bağlamları ve şeflerin kişisel hikayelerini keşfetme fırsatı sunuyor. Ayrıca, yabancı şef ve yönetmenlerle tanışarak, aslında ne kadar benzer ve yakın olduğumuzu görmelerini istiyoruz. Mutfağın sürdürülebilirlik, çevre bilinci ve kültürel miras gibi önemli konularla nasıl bir bağ kurduğunu göstererek, gastronomiye dair derinlemesine yeni perspektifler sunuyoruz.

Urla Gastronomi Film Festivali’nin birinci yılı için neler söylemek istersiniz?

Urla Gastronomi Film Festivali’nin ilk yılı gerçekten heyecan verici bir başlangıç oldu. Hem yerel hem de uluslararası alanda gastronomi ve sinemayı bir araya getirerek, mutfak kültürümüzü daha fazla insana tanıtmayı hedefliyoruz. Bu yıl, profesyonel izleyicilerden sinema tutkunlarına kadar herkese unutulmaz bir deneyim sunmayı umuyoruz. Bizim için bu festival sadece bir etkinlik değil, aynı zamanda bir kültürel yolculuk ve değerli bir paylaşım fırsatı.

Nil Has

1988, İstanbul doğumlu. Sanat ve Kültür Yönetimi mezunu. Editör ve sanat yazarı.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

İÇ REKLAM

Güncellemeleri almak için kaydolun

Biz de spamlerden sizin kadar nefret ediyoruz.

İÇ REKLAM

Çiçekçi Sokağı
Önceki

“Çiçekçi Sokağı” 10 Nisan’da Tatavla Sahne’de

“Sevgili Pinokyo” sergisi
Sonraki

İtalyan Esintileri Ücretsiz Etkinliklerle İstanbul’a Yayılıyor!

Kaçırmayın!

Fındıkkıran Balesi

Sesli Betimleme Gösterisi: Bale Dünyası

12 Ocak 2025 tarihinde Kadıköy Süreyya Operası’nda sahnelenecek olan “Bale
Türkiye’de Mimarlık Eğitimi: 18. Yüzyıldan Günümüze Kurumsallaşma Eşikleri sergisinden, Salt Galata Fotoğraf: Mustafa Hazneci

Türkiye’de Mimarlık Eğitimi Sergisi Salt’ta Açıldı

Garanti BBVA tarafından kurulan Salt’ın yeni sergisi Türkiye’de Mimarlık Eğitimi: